Bu haberde ele alınan konular hakkında hızlı bir genel bakış.
Ali Ekber YILDIRIM
İZMİR- Hükümetin üç yıl süreyle uygulayacağı, fındık dikim alanlarını sınırlandıran, devlet müdahalesini kaldıran, alan bazlı destek sistemi gibi radikal bir değişimi öngören Yeni Fındık Stratejisi, sektördeki kavgayı alevlendirdi. Yeni fındık stratejisi, sektörü ikiye böldü. İhracatçı fiyatların düşecek olmasından dolayı memnun. Dikim alanlarının daraltılması ve devletin piyasadan çekilmesi ise üretici kesimin endişesini büyütüyor.
Stratejiyi destekleyenler
Karadeniz ve İstanbul Fındık ve Mamulleri İhracatçı Birlikleri, Fındık Tanıtım Grubu, Ulusal Fındık Konseyi, Türkiye İhracatçılar Meclisi.
Stratejiye karşı çıkanlar
Türkiye Ziraat Odaları Birliği, Ziraat Mühendisleri Odası, FİSKOBİRLİK, Fındık Üreticileri Sendikası, Fındık Üreticileri Dayanışma Derneği, Cumhuriyet Halk Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi.
Oda ve borsalar temkinli
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile fındık üretim bölgesindeki oda ve borsalar, yeni fındık stratejisi konusunda temkinli. Oda ve borsalar bir politika değişikliğinin şart olduğunu ve atılan adımı desteklediklerini ancak stratejinin zamanlamasına ve dikim alanlarının sınırlandırılmasına karşı çıkıyor.
Hükümetin 3 yıl süre ile uygulayacağı “yeni fındık stratejisi” sektördeki kavgayı alevlendirdi. Fındık dikim alanlarını sınırlandırmasını, devlet müdahalesinin kaldırılmasını, alan bazlı destek verilmesini ve fındığını sökerek alternatif ürün ekenlere ek destekler sağlanmasını öngören yeni fındık stratejisi açıklandığı 14 Temmuz’dan bu yana çok yönlü olarak tartışılıyor.
Yeni fındık stratejisini koşulsuz destekleyen de var, tamamen karşı olanlar da. Sektör adeta iki ayrı kampa ayrıldı.
Karadeniz ve İstanbul Fındık ve Mamulleri İhracatçı Birlikleri, Fındık Tanıtım Grubu, Ulusal Fındık Konseyi, Türkiye İhracatçılar Meclisi ve bazı ticaret ve sanayi odaları ile ticaret borsalarının bir bölümü yeni fındık stratejisine koşulsuz destek veriyor.
Türkiye Ziraat Odaları Birliği, Ziraat Mühendisleri Odası, FİSKOBİRLİK, Fındık Üreticileri Sendikası, Fındık Üreticileri Dayanışma Derneği, Cumhuriyet Halk Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi ise yeni fındık stratejisine şiddetle karşı çıkıyor.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile fındık üretim bölgesindeki oda ve borsalar fındık stratejisi konusunda temkinli. Atılan adımı olumlu bulan ancak zamanlamasını eleştiren, dikim alanlarının sınırlanmasını ve fındık fiyatının serbest piyasaya bırakılmasını yanlış bulan oda ve borsa başkanları stratejinin gözden geçirilmesini istiyor.
Yeni fındık stratejisi olarak açıklanan ve 2012 yılına kadar uygulanacak fındık politikasının 2009 sezonunun hemen öncesinde açıklanması fındık fiyatını yönlendirmeye yönelik bir manevra olarak değerlendiriliyor. Genel kanı bu stratejinin kamuoyunda tartışılarak üretici, ihracatçı ve ülke yararına yeniden ele alınması yönünde.
DÜNYA Gazetesi olarak kamuoyunda çok tartışılan yeni fındık stratejisini mercek altına aldık. 10 soruda yeni fındık stratejisinin ayrıntıları şöyle:
1- Yeni fındık stratejisi nedir?
“Yeni Fındık Stratejisi”, Hükümetin 2009-2012 döneminde 3 yıl süreyle uygulayacağı fındık politikasını kapsıyor. Yeni fındık stratejisinin dayanağını oluşturan Bakanlar Kurulu Kararı 15 Temmuz 2009 tarihli Resmi Gazete’de, “Fındık Üreticilerine Alan Bazlı Gelir Desteği ve Alternatif Ürüne Geçen Üreticilere Telafi Edici Ödeme Yapılmasına Dair Karar.” adıyla yayınlanarak yürürlüğe girdi. Aynı gün bu kararın uygulama esaslarını içeren “Fındık Üretiminin Planlanması ve Dikim Alanlarının Belirlenmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik”te Resmi Gazete’de yayınlandı.
Fındık stratejisinin amacı, ruhsat verilen sahalarda fındık yetiştiriciliği yapan üreticiler ile ruhsatsız alanlarda fındık bahçelerini sökerek alternatif ürüne geçen üreticilerin desteklenmesine ilişkin usul ve esasları düzenlemek.
2- Fındıkta yeni strateji neler sağlayacak?
Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker’ in açıkladığı yeni fındık stratejisi ile sağlanacak hedefler şöyle: Yasal alandaki üretim korunarak, haksız rekabete uğramaları engellenecek, taban arazilerde katma değeri yüksek olan ürünlere geçiş sağlanacak, arz ve talep dengesi sağlanacak, fiyat serbest piyasada oluşacak, rakip ülkelerin üretimi cazibesini yitirecek,
ülkemiz, uluslararası piyasalardaki ürün arzında belirleyici olacak, kamu harcamalarında etkinlik sağlanacak, sürdürülebilir bir destekleme modeli uygulanacak, fiyatta ve ihracat gelirlerinde istikrar sağlanacak.
3- Yeni strateji nasıl uygulanacak?
Fındık dikim alanları 3 yıllık bir dönemde 462 bin hektardan 406 bin hektara indirilecek. Özellikle ovalarda fındık üretimine izin verilmeyecek. Fındıkta yıllardır devam eden destekleme alımları yerine alan bazlı destekleme sistemi uygulanacak. Yeni fındık stratejisinde ruhsatlı alanlarda üretim yapan fındık yetiştiricilerine “Alan Bazlı Gelir Desteği”, ruhsatsız alanlarda fındık yetiştiriciliği yapanlara ise alternatif ürünlere geçmeleri halinde “Alternatif Ürün Desteği” verilecek. 2009-2012 yılları arasında 3 yıl süre ile uygulanacak yeni destek modeliyle 290 bin üreticiye, 2.6 milyar TL destek verilecek.
Alternatif ürün programı ile; özellikle taban arazilerde fındık yerine alternatif ürüne geçen üreticilere yapılacak desteklerle, katma değeri yüksek ürünlerin yetiştirilmesi sağlanacak. 3 yılın sonunda ruhsatsız alanlarda fındık üretimine izin verilmeyecek.
Toprak Mahsulleri Ofisi(TMO) veya herhangi bir kuruluş devlet adına fındık alımı yapmayacak. Devlet fındık fiyatı açıklamayacak, fiyat serbest piyasada belirlenecek.
4- Fındık dikiminin serbest ve yasaklı olduğu alanlar neresi olacak?
Bakanlar Kurulu Kararı ile 13 ilde fındık dikimine izin veriliyor. Ruhsatlı alan olarak tanımlanan fındık dikim alanları il ve ilçe bazında şöyle:
Artvin: Borçka,Arhavi
Düzce : Akçakoca, Cumayeri, Gölyaka, Çilimli, Gümüşova,Yığılca
Giresun: Merkez, Bulancak, Keşap,Tirebolu, Görele, Eynesil, Espiye, Dereli, Çanakçı, Güce, Doğankent,Yağlıdere,Piraziz,
Kastamonu: Abana, Bozkurt, Cide, Çatalzeytin,İnebolu
Kocaeli: Kandıra
Ordu: Bütün ilçeler
Rize:Ardeşen, Fındıklı,Pazar
Sakarya: Kocaali, Karasu, Akyazı, Hendek
Samsun: Çarşamba, Terme, Ayvacık, Salıpazarı
Sinop: Merkez, Ayancık, Türkeli, Erfelek, Gerze,Dikmen
Trabzon:Bütün ilçeler,
Zonguldak:Alaplı,Ereğli,
Bartın: Merkez, Amasra,Kurucaşile,
Bu il ve ilçeler dışındaki il ve ilçelerin tamamında fındık dikimi yasaklandı. Ayrıca yukarıda sayılan il ve ilçelerde de 1. ve 2. sınıf tarım arazilerinde, yüzde 6’dan daha az eğimli 3.sınıf tarım arazilerinde ve rakımı 750 metrenin üzerindeki tarım arazilerinde de fındık bahçesi tesis edilmesine ve yenilenmesine izin yok.
5- Fındık üreticisine ne kadar destek verilecek?
Ruhsatlı alanlarda fındık yetiştiriciliği yapan, fındık üretici belgesine sahip, kamu kurum ve kuruluşları hariç gerçek ve tüzel kişilere yılda bir defaya mahsus olmak üzere 2009, 2010 ve 2011 yıllarında her yıl için dekar başına 150 TL alan bazlı gelir desteği ödenecek. Ödemeden yararlanmak için üreticilerin her yıl Eylül- Aralık döneminde başvurması gerekiyor. 2009 yılı ödemesi 2010’da, 2010 yılı ödemesi 2011’de ve 2011 yılı ödemesi de 2012’de yapılacak. Alan Bazlı Gelir Desteğiyle 406 bin hektar ruhsatlı alandaki 209 bin üreticiye, yıllık dekar başına 150 TL destekleme ile, 3 yıl için toplam 1.8 milyar TL ödenecek.
6-Fındığını söken çiftçi ne kadar destek alacak?
Ruhsatlı alanlarda birinci, ikinci ve yüzde 6’dan daha az eğimli 3. sınıf tarım arazilerinde ve rakımı 750 metre üzerindeki ruhsatsız fındık bahçelerini sökerek alternatif ürüne geçen çiftçilere 2009-2012 yılları arasında telafi edici ödeme yapılacak. 2009-2010 döneminde başvuranlara, ilk yıl için dekar başına 300 TL, ikinci ve üçüncü yıllar için dekar başına 150 TL olmak üzere 3 yılda toplam 600 TL ödeme yapılacak. 2010-2011 döneminde başvuranlara, ilk yıl için dekar başına 300 TL, ikinci yıl için dekar başına 150 TLolmak üzere 2 yılda dekara toplam 450 TL, 2011-2012 döneminde başvuranlara dekar başına 300 TL telafi edici ödeme yapılacak. Alternatif Ürün Desteğiyle 176 bin hektar ruhsatsız alandaki 81 bin üreticiye, 2009-2012 yılları için toplam 753 milyon TL ödenecek.
7- Fındık dikim alanları nasıl kayıt altına alınacak?
Resmi Gazete’nin 15 Temmuz 2009 tarihli sayısında yayınlanan “Fındık Üretiminin Planlanması ve Dikim Alanlarının Belirlenmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik”e göre; izin verilen alanlarda fındık üretimi yapan üreticiler, Bakanlık il ve ilçe müdürlükleri tarafından fındık kayıt sistemine kaydedilir. Kaydedilen üreticilere üretici belgesi verilir. Fındık üretimine izin verilen alanlarda yeni fındık bahçesi tesis eden, fındık bahçelerini yenileyecek olan ve sisteme kayıtlı bir fındık arazisinin mülkiyetini miras, satın alma ve benzer yollarla devralan fındık üreticileri Bakanlık il ve ilçe müdürlüklerine yeni beyanname vermek ve fındık kayıt sistemine kaydolmakla mükelleftir. Fındık kayıt sistemine kayıtlı fındık üreticileri, Bakanlık il ve ilçe müdürlüklerine mevcut fındık üretici belgeleri ile başvurarak kayıtlarını güncellemekle mükelleftir. Üreticinin kendi isteği ile fındık üretiminden vazgeçmesi, arazinin kamulaştırma, heyelan, tuzluluk, alkalilik ve benzer nedenlerle fındık üretimine uygunluğunun kalmaması, izin verilen araziler dışında üretim yapılması, yanlış bilgi ve belge verilmesi hâllerinde, üreticilere verilen fındık üretici belgeleri iptal edilerek, bu durum fındık kayıt sisteminde kayıt altına alınır.
8- İzinsiz fındık dikenler nasıl cezalandırılacak?
Yönetmeliğe göre, Bakanlar Kurulu Kararı ile izin verilen alanlarda, Bakanlık il ve ilçe müdürlüklerinden izin alınmadan mevcut fındık bahçeleri yenilenemez ve yeni fındık bahçeleri kurulamaz. İzin alınmadan yenilenen veya yeni kurulan fındık bahçelerinin sahipleri ile üreticileri teşviklerden faydalandırılmazlar ve bunlar hakkında 2844 sayılı Kanun hükümleri uygulanır.
2844 Sayılı yasaya göre, izin alınmadan yenilenen veya yeni kurulan fındık bahçeleri ceza hükümleri saklı kalmak kaydıyle, sahiplerince, kendilerine tebliğ tarihinden itibaren altı ay içinde sökülür. Sahipleri tarafından süresi içinde sökülmeyen fındık bahçeleri Tarım Bakanlığınca sökülür ve yapılan masraflar 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre kendilerinden tahsil olunur.
Bakanlıktan izin almadan yeniden fındık bahçesi kuranlar ile belirlenen alanlar dışında mevcut fındık bahçesini yenileyenler 10 bin liradan az olmamak üzere ağır para cezası, beyanda bulunmayanlar veya yanlış beyanda bulunanlar ise 5 bin liradan 15 bin liraya kadar ağır para cezası ile cezalandırılır.
8- Yeni fındık stratejisini dstekleyenlerin ve karşı çıkanların gerekçeleri neler?
Fındık Tanıtım Grubu, İstanbul ve Karadeniz Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birlikleri, Ulusal Fındık Konseyi, fındık ihracatçıları, bazı borsa ve odalar fındıkta yeni stratejiye destek veriyor. Yeni strateji ile alan bazlı destek uygulamasına geçilmesi ile fındık üreticisine kilogram başına 1 ile 1.5 lira doğrudan destek ödenecek. Bu uygulama ile devlet oluşacak fındık fiyatının 1-1.5 lirasını karşılayacak. Tüccar ve ihracatçılar fındığı 1 ile 1.5 lira daha ucuza alacakları için yeni fındık stratejisine tam destek veriyor. Ayrıca piyasada devlet adına fındık alımı yapacak bir kuruluşun olmaması nedeniyle tüccar ve ihracatçı piyasada tek belirleyici olacak. Az sayıda tüccar ve ihracatçının egemen olduğu fındık piyasasında fiyat onların istediği şekilde oluşacağı için bu stratejiye tam destek veriyorlar.
Fındık üreticileri, ziraat odaları, fındık üreticileri sendikası, FİSKOBİRLİK, ziraat mühendisleri odası, muhalefet partileri yeni fındık stratejisine karşı çıkıyor. Fındık dikim alanlarının sınırlandırılması ile bölgedeki üreticilerin gelir kaybına uğrayacağını, göçün hızlanacağını, fındıkta yeni stratejinin fiyatları düşürmeye yönelik bir çaba olduğunu ifade ederek karşı çıkıyorlar. Ayrıca fındıkta piyasa düzenleyici bir kuruluşun olmaması nedeniyle üreticinin alıcıların karşısında güçsüz kalacağını ve fındık fiyatının düşeceğini belirterek yeni stratejiye karşı çıkıyorlar.
10- Yeni fındık stratejisinin başarı şansı var mı?
Uzun yıllardan beri fındıkta politika değişikliği isteniyordu. Üretici, ihracatçı, sanayici, odalar, borsalar, kamu kesimi istikrarlı bir fındık politikasının uygulanması konusunda hem fikir. Hazırlanan yeni fındık stratejisi üretici, FİSKOBİRLİK ve diğer kesimlerin görüşleri alınmadan hazırlandı. Sektörde her kesimin görüş birliği içinde olduğu fındık dikim alanlarının sınırlandırılması konusunda bile ciddi eksiklikler var. Strateji, fındık üretiminin 800 bin ton gibi rekor seviyeye ulaştığı 2008’e göre belirlendi.Türkiye’nin kabuklu fındık üretimi ortalama 600-650 bin ton olduğu dikkate alındığında dikim alanlarının 406 bin hektar alanla sınırlandırılması yanlış. Normal şartlarda bu alandan ancak 500 bin ton kabuklu fındık elde edilebilir. Bu üretim de ihracata ancak yeter. Oysa 100 bin ton kabuklu fındık ta iç piyasada tüketiliyor. Strateji 176 bin hektar alandaki fındığın sökülmesini öngörüyor. Bu hedefe ulaşmak çok zor. Daha önce Dünya Bankası alternatif ürün projesi kapsamında fındığını sökecek çiftçilere dekara 200 dolar ödemeyi taahhüt etti. Fakat, fındığı söken olmadı. Stratejinin özü fındığın serbest piyasaya bırakılması. Fındıkta piyasayı düzenleyen, üreticiyi koruyan hiç bir mekanizmanın olmaması, borsa ve lisanslı depoculuk sistemi oluşturulmadan serbest piyasaya geçilmesi üreticileri alıcıya mahkum edecek.Hükümetin vereceği alan bazlı destek kilograma ortalama 1 lira yansıyacak. Fakat, üretici bu desteği en erken 2010 yılının Mart-Nisan aylarında alabilecek. Para kazanamayan üretici bölgeyi terk etmek zorunda kalacak. Sadece ihracatçı ve tüccarı kollayan, koruyan fındık stratejisinin başarılı olması çok zor. Stratejinin tüm kesimlerle yeniden tartışılarak dengeli, uygulanabilir bir politikaya dönüştürülmesi gerekiyor.
Fındık stratejisi konusunda kim ne dedi?
Yeni fındık stratejisi ile ilgili çok farklı görüşler var. Bugüne kadar kamuoyuna ve medyaya yansıyan görüşler özetle şöyle:
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan: Fındık, Toprak Mahsulleri Ofisi’nin işi değil. Devlet ve siyaset artık fındıktan elini çekecek. Fındık için de bir borsa kurup, fiyatın ve talebin bu borsada belirlenmesi yönünde çalışmalarımız var. Yıllardır fındık üreten kesimler hep sırtlarını devlete dayadılar. Devlet satamayacağı fındığı halkı mağdur olmasın diye defalarca alıp deposunda sakladı, aldığının yarı fiyatına satmak zorunda kaldı.Yazık günah değil mi bu devlete. Bu paralar milletimizin cebinden çıkmıyor mu? Yani hazırcılığa çok alıştık. Ben toplayayım, devlet alsın. Artık böyle bir sistem dünyanın hiçbir yerinde uygulanmıyor.. Sen ürettiğin ürünün piyasasını da takip edeceksin. Dünya ile koordineli hareket edeceksin
Rifat Hisarcıklıoğlu (Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı): Fındıkta üreticinin ve ihracatçının kazanması için ürün borsasını kurmamız gerekiyor. Lisanslı depoculuğu hayata geçirmeliyiz. Bunu yaparsak inanıyorum ki fındıkta yüzler gülecek, herkes memnun olacaktır. Rekabet edeceğiz ama birbirimizle değil, başkaları ile. Ayrıca fındığı ekmek gibi bir üründe kullanabilirsek tüketimi artırabiliriz.
Mehmet Büyükekşi (Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı): Hükümetin fındık konusunda getirdiği yaklaşımı oldukça tatmin edici buluyoruz. Fındık meselesinde üreticinin, tüketicinin, ihracatçının ve devletin hep beraber kaybettiği sistemden vazgeçilmiştir. Ürün yerine üreticiyi destekleyen yeni pirim sistemi bir yandan üreticimizin kısa vadede mağdur olmasını engelliyor öte yenden uzun orta ve uzun vadede üreticimize kazandırıyor. Fındık arzındaki artışın önüne geçiyor. Kendi paramızla İspanyol, İtalyan ve Arjantin üreticisini desteklemekten kurtuluyoruz. Yeni düzenleme fındığın fiyatını piyasaya bırakıyor. Bu durum kısa vadede aleyhimize gibi gözükse de rekabetçi bir fiyat seviyenin orta vadede gerek miktar, gerekse fiyat bazında ihracatımızı arttıracak bir etki yapacağı aşikardır. Bu durum piyasasının bilimsel bir kuralıdır. Kimsenin ihracat gelirlerimiz ve Türkiye adına endişe etmesine gerek yoktur.
Mehmet Cirav (Trabzon Ticaret Borsası Meclis Başkanı): Fındık stratejisinin tam anlamıyla oturması için en az beş yıla ihtiyaç var. Dönüm başına verilecek para yeterli ancak fındık bölgelerindeki tapu ve kadastro çalışmaları bitmedi. Dolayısıyla üretici bundan çok fazla istifade edemeyecek. Sadece prim ve dönüm başı para vererek bu iş halledilemez. Üreticinin başka alternatifi olması gerekiyor. Lisanslı depoculuk bu proje içinde olmalıydı. Geçiş dönemi birkaç yıla yayılabilirdi. 750 rakımın üzerindeki fındık bahçelerinin sökülmesi yanlış bir karar. Karadeniz bölgesinde bu rakımın üstünde çok fındık bahçesi var. Bunları söktürmek için teşvik etmek doğru değil. Strateji üreticiden çok ithalatçı ve ihracatçıya katkısı olacak. Fiyatların serbest piyasada oluşması tüccar için kolaylık. Bir yılda bundan sonuç almak zor.
Lütfi Bayraktar : (FİSKOBİRLİK Yönetim Kurulu Başkanı): Ruhsatlı fındık alanı 406 bin hektara indirilmeye çalışılıyor. Bu çok faydalı olabilir değil. Çünkü bu alan Türkiye’nin ihraç ettiği fındığı bile karşılamaz. Sezona bir ay kaldı. Böyle bir uygulama, 2009 için olabilir değil. Türkiye’nin yıllık 450-500 bin ton arası fındık ihracatı var. Ülkenin 100 bin ton da iç tüketimi var. Asgari 550 bin ton yaptı. Dünyada söz sahibi olacak ülkenin elinin altında da 50-60 bin ton fındık bulunması lazım. Toplamı 600-610 bin tonu geçiyor. Tarım ve Köyişleri Bakanlığının kendi raporunda, Türkiye’nin ortalama yıllık üretimi 675 bin ton olarak görülüyor. Bu rakam dikkate alındığında açıkta 75 bin ton fındık fazlası kalıyor. Bütün bu gelişmeler, alınan kararlar da bu 75 bin ton için. 75 bin ton fındıkla ilgili zafiyet var. Bu zafiyette herkesin, birlik olarak bizim de payımız vardır. Devlet kurumu fındık alımını durduracak olursa fındık fiyatı aşağıya düşer. Bu da üreticiye kötü yansır.
Ufuk Özongun( İstanbul Fındık ve Mamulleri İhracatçılar Birliği Başkanı): Hükümetin aldığı karar reform niteliğinde. Alınan söküm kararı, ruhsatlı dikim alanların dışında kalan Hazine arazileri üzerinde uygulanmalı.
Edip Sevinç(Fındık Tanıtım Grubu Üyesi): Eğer piyasayla rekabet etmek istiyorsak fındığın rakibi olan bademden daha az fiyat vermeliyiz. Aksi taktirde kendi ayağımıza kurşun sıkmış oluruz. Devletçi politikalar yanlıştır., bu politikalar yüzünden vatandaşın teslim edemediği fındığı birileri Toprak Mahsulleri Ofisi’ne verip zengin olmuştur. Fındık fiyatı 2,5 TL artı 1,5 TL (dönüm başına) destekleme pirimi olabilir.
Şemsi Bayraktar:(Türkiye Ziraat Odaları Birliği Başkanı): Karadeniz Bölgesi’nin sosyo ekonomik temelini fındık oluşturmaktadır. Tarım dışı iş ve gelir imkanı yaratılamadığı sürece üretici fındığı sökmez. Sanayi ve hizmetler sektörü gelişmediği sürece bu gün için fındığın alternatifi fındıktır. Fındık sökülürse, bu bölgede zaten sorun olan göç hızlanacaktır. Bu insanların hayatlarını idame ettirebilmeleri için ellerindeki imkanları alınıp, büyük şehirlerin varoşlarında yok olmalarını mı izleyeceğiz? Hazırlanan strateji çalışmalarında, bu sorunun dikkate alınmadığı anlaşılmaktadır. Bu strateji, ilgili tarafların ve Birliğimizin görüşleri de alınarak, yeniden gözden geçirilmelidir.
Gökhan Günaydın (Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı): TMO’ nun yanı sıra FİSKOBİRLİK’ in de etkisizleştirilmesi fiyatlarda tarihi çöküşe yol açacaktır. Ürüne destek vermekten vazgeçilerek alana destek veriliyor. Hani doğrudan gelir desteği ödenmeyecekti. Alternatif ürün modeli uygulansa bile üreticinin toplam gelirinde bir azalma yaşanacaktır. Ekolojik alternatif ekonomik alternatif olmayabilir.
Prof. Dr. Tayfun Özkaya (Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü Öğretim Üyesi): İlk bakışta karar olumlu gibi görünmekte. Sanki aşırı üretim azalınca stoklar eriyecek, Türkiye fındığı daha iyi para edecek ve herkes kazanacakmış gibi gözüküyor. Ancak kazın ayağı hiç de öyle değil. Türkiye fındığında fiyatta belirleyici olan Avrupa’daki büyük alıcılardır. Türkiye fındıkta dünya borsasına sahip değil sözleri bir ölçüde bu durumu anlatmaktadır. Bizim fındık ihracatçılarımızın temel yaklaşımı olabildiğince üreticiden ucuza ürünü alıp ihraç etmektir. İhraç fiyatını indirmek için de aralarında yarışırlar. Bununla onları suçlamış olmuyorum, çünkü bu yapı içinde ellerinden başka bir şey gelmez. Eğer fındık ülkemizde büyük işletmelerde (örneğin kooperatiflerde) ileri düzeyde işlense idi, çikolata gibi ürünlere dönüştürülseydi ve dışalımcıların karşısına az sayıda işletme çıksa idi bu takdirde ihraç fiyatları yüksek olurdu ve üreticinin de eline iyi fiyat geçerdi. Fiskobirlik’in alım gücü olmadığına ve TMO da alım yapmayacağına göre bu devrim denilen politika kime yarayacaktır.
Özer Akbaşlı (Giresun Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanı): Hasada çok kısa bir süre kala yapılan bu sistem değişikliği açıklaması, fındık fiyatlarını aşağıya çekecektir. Bu sistem değişikliği ile piyasada fiyatlar düşecektir. Strateji açıklanmadan önce 4 liradan bağlantı yapan tüccar, fiyatı 3.1 liraya çekti. Bu fiyatların daha da aşağıya düşmesinden endişe ediyoruz. Hasada girerken üretici tüccara mahkum edildi. Üretici daha önce haberdar edilmediği için korumasız ve çaresiz bırakıldı.
Kutsi Yaşar (Fındık Üreticileri Sendikası Başkanı) : Yeni fındık strateji kararı ile 150 liralık desteğin 2010 yılı başı esas alınarak uygulamaya konulacak olması fındık fiyatları erken dönemde dip fiyattan oluşmasına zemin hazırlayacaktır. Doğru taraflarının yanında eksik ve fındığın geleceğine yönelik kusurlu yaklaşımlar da var. Fındıkta 10 dönümlük bir arazi varlığı dikkate alındığında ortalamada 80 ile 120 kilogram üretim miktarı göz önünde bulundurulduğunda, dönüme verilecek 150 liralık destek fındık fiyatına kilo gramına 1 ile 1.5 lira arasında yansıyacaktır.
M. Akif Hamzaçebi (CHP Trabzon Milletvekili) “Yeni Fındık Stratejisi”ne ilişkin yapılan açıklamada Türkiye’deki fındık üretim alanı 642 bin hektar olarak ifade edilmiştir. Ancak, Fındık Tanıtım Grubu’nun finansörlüğünde Tarım ve Köyişleri Bakanlığı tarafından “uzaktan algılama sistemi (uydudan)” ile yaptırılan fındık arazilerinin belirlenmesine ilişkin çalışmanın sonucuna göre Türkiye’de 692 bin hektar alanda fındık üretimi yapıldığı belirlenmişti. Açıklamayla 50 bin hektar alan yok sayılmıştır. Bunun yanı sıra söz konusu açıklamada 406 bin ha ruhsatlı alandaki 209 bin üreticiye “alan bazlı gelir desteği”, 176 bin ha ruhsatsız alandaki 81 bin üreticiye de “alternatif ürün desteği” ödemesi yapılacağı bildirilmiştir. Ödeme yapılacağı ifade edilen alan 582 bin ha’dır. Açıklamadaki 642 bin ha alan baz alındığında 60 bin ha alanda yapılan üretim için ne düşünüldüğü belirsizdir.Yeni Fındık Stratejisi ile fındık üretimi 406 bin ha alan ile sınırlandırılmak istenmektedir. Bugünkü fındık üretim alanları şüphesiz fazladır. Buna karşın öngörülen 406 bin ha. alan da iç tüketimdeki artış ve yurtdışı talebin seyri dikkate alındığında yetersizdir.
Hasan Çakırmelikoğlu (Giresun Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı): Açıklanan fındık politikasının yıllardır beklenen bir uygulamanın adımları olduğuna inanmaktayız.
Devletin dikim alanlarını sınırlandırması ve arz-talep denklemini oturtarak fındığın ekonomik açıdan sorun olmaktan çok, çözüm aracı olmasına dönük yeni politikasını destekliyoruz.
Fakat son 15 yılda 450 bin dönümden 650 bin dönüme yükselen,düz ovalarda dikilen fındıklıklar ile mağdur olan gerçek fındık müstahsilinin desteklenmesi için bazı uygulamaların tekrar gözden geçirilmesi gerekmektedir.
Osman Çakmak( Fındık komisyoncusu): Yeni fındık stratejisi, Türkiye’nin en güçlü olduğu bir üründe Türkiye’nin bu gücünü zayıflatacak. Fındık alıcılarının hazırlayıp uygulanmasını istediği bir politika bu. Bu stratejiyi hazırlayanlar bölgeyi yeterince tanımadıklarına inanıyorum. Amaç yeni politika üretmek değil, fındığın fiyatını ucuzlatmak.
Dursun Oğuz Gürsoy( Karadeniz Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı): Yeni fındık stratejisi reform niteliğinde ve biz olumlu karşılıyoruz. Bu sayede çikolata üretiminde daha çok fındık kullanılacak. Sistemin başarıya ulaşması için lisanslı depoculuk sisteminin kurulması, üreticiye alan bazlı desteğin hasattan önce ödenmesi gerekir.
Nejat Avcı( Ordu Ziraat Odası Başkanı): Koşulları oluşturulmadan fındığın serbest piyasaya bırakılması çözüm değil, çözümsüzlük getirir. Ortada güçlü bir üretici yok, lisanslı depoculuk kurulmamış, yeni hasada günler kala yeni strateji açıklanıyor. Başarılı olma şansı yok.
Türkiye’nin fındık üretim ve ihracatı
Sezon Üretim İhracat miktar İhracat değer
(ton/kabuklu) (ton/iç fındık) (bin dolar)
————- —————— ——————— ——————-
2001-02 725.000 255.893 636.027
2002-03 630.000 255.918 593.690
2003-04 480.000 217.176 878.616
2004-05 400.000 194.594 1.554.156
2005-06 620.000 236.499 1.938.767
2006-07 825.000 248.633 1.262.427
2007-08 550.000 207.287 1.589.547
2008-09* 800.000 215.829 1.028.189
* İhracat verileri 1.9.2008-30.6.2009 dönemine ait
Kaynak: TÜİK, Fiskobirlik, Karadeniz Fındık İhracatçıları Birliği
27.7.2009-DÜNYA
Bu haber ile ilgili yapılan yorumlar
16 Temmuz 2009 günü yazmışım bu satırları.
Tarımda HAVZA SİSTEMİNE geçişte ORDU GİRESUN ve TRABZON beraber değerlendirilmeli 6 temmuzda bir yazıuya yaptığım yorumu okuyorum FINDIKTA da EZBER BOZULMALI belki…Hele hele bu Fındığın Kitabı TEMMUZda okunmaya başlayınca bu ezberler kolayca bozulamıyor.FKB AKPye yakın olalım diye Kocaelinden BAŞKAN seçti Ordu Giresun Trabzon varken.Gene sözü dinlenilmedi…Dinlenilmez de…
Köylerimizin bu ara hızlıca KADASTRO ÇALIŞMASI tamamlanıyor.Orman Genel Müdürlüğü ellerine aldıkları sanırım 195o lerin hava fotoğraflarına bakıp ellerimizden tarlaları,harmanları ,bahçelerihatta evlerimizi alıyorlar.Aynı ERK aynı fotoğraflara baksa da 1984 sonra dikilen Bahçeleri hele hele TABAN ARAZİYE dikilern bahçeleri mahkeme CEBREN SÖKTÜRSE ya … Bunun Adınada 3B yasası desek.
3 senelik politikayla 3-5 milyar peşkeş çek piyasaya kimi barışık kitlelere hoş görün sonra olmadı yeni FINDIK projeleri …
Hayvancılıkta 10 yıl Tarla tarımında 5 yıl Bah çe Bitkilerinde 15 yıl sonrasına yönelik politikalar TUTMAZ…Böyle politikaları ortaya atanda tartışanda samimiyet dışı davranmaktalar.
1.Dokunulmazlıkları kaldırmalıyız
2.Nereden Buldun diyebilmeliyiz
3.% 6 eğim ile Birinci ve Üçüncü sınıf TARIM ARAZİSİ tanımlanması kamu oyuna ve YASAMA YÜRÜTME ve YARGI organlarına öğretilmeli
Beytullah BERÇİN
Veteriner HEKİM