Bu haberde ele alınan konular hakkında hızlı bir genel bakış.
Yüzde 2,5 oranında stopaj kesintisinin olmaması, ürün bazında kira desteği, elektronik ürün senedi ile sıfır faizli kredi kullanma gibi avantajları nedeniyle üreticiler hasat ettikleri ürünü lisanslı depolara koymayı tercih ediyor. Ancak bu sene Toprak Mahsulleri Ofisi’nin verdiği yüksek fiyat ve alım primi nedeniyle tüccar ve sanayici piyasaya giremeyince bazı bölgelerde lisanslı depolar doldu. Çiftçi ürününü koyacak lisanslı depo bulamıyor.
Lisanlı depolar geçen sene ortalama yüzde 35-40 doluluk oranına ulaşırken bu sene hasat devam ederken Trakya başta olmak üzere bazı bölgelerde yüzde 100 doluluk oranına ulaştı.
Trakya’da lisanslı depolar doldu
Hububat ürünlerinde özellikle buğdayda üreticiler hasat ettikleri ürünü koyacak lisanslı depo bulmakta sıkıntı yaşıyor. Trakya’da hasadın yüzde 80-90’nı tamamlanırken depolar yüzde 100 doluluk oranına ulaştı. İç Anadolu’da hasadın daha yarısı yapılmışken bazı ilçelerde lisanslı depolar dolu olduğu için ürün kabul edilmiyor.
Geçen yıl Toprak Mahsulleri Ofisi ekmeklik buğday alım fiyatını ton başına 2 bin 250 lira olarak açıkladı. Ancak bu yılın başlarında fiyat 6 bin liranın üzerine çıkınca buğdayını bekletenler veya buğdaya yatırım yapanlar çok iyi para kazandı. Bu yıl Toprak Mahsulleri Ofisi(TMO) buğday alım fiyatını ton başına 6 bin 50 lira açıkladı. Buğdayını Ofis’e satan çiftçiye ton başına 1000 lira alım primi ödeneceği açıklandı. Daha sonra alım fiyatı ton başına 400 lirada artırıldı. Buğday fiyatı 6 bin 450 lira, üzerin 1000 liralık primle birlikte 7 bin 450 liraya çıktı. Buna rağmen çiftçilerin büyük bölümü buğdayını satmak yerine lisanslı depolara koyarak beklemeyi tercih ediyor. Bu nedenle bazı bölgelerde lisanslı depolarda yer kalmadı. Çiftçi buğdayını depoya koyamadığı için satmak zorunda kalıyor.
TMO, açık yığma depolarla alımı sürdürüyor
Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürü Ahmet Güldal konuya ilişkin sorularımız yanıtlarken şu değerlendirmeyi yaptı: “ Bazı bölgelerde lisanslı depolar doluyor. Bu o bölgenin kapasitesi ile ilgili de olabilir. Ofis olarak çiftçimiz mağdur olmasın diye lisanslı depo yanına “açık yığma” tabir edilen şekilde depolamaya ve alımlara devam ediyoruz. Alımlarımızda bir aksama yok. Özellikle İç Anadolu’da hasat yoğunlaştı. Çiftçilerimiz mağdur olmasın diye sahadayız. Toprak Mahsulleri Ofisi ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin ortaklığındaki Lidaş dışındaki lisanslı depoları özel şirketler işletiyor. Şirketler kendileri çalıştırıyor. Üretici lisanslı deponun avantajlarından yararlanmak istiyor. Ama depoların da bir kapasitesi var. Bu kapasite dolunca yapacak bir şey yok. Yani ürünü koyacak yer yoksa ne yapacaksınız? Kaldı ki her yerde de depolar dolmadı. Hububatta 8 milyon 800 bin tonluk toplam lisanslı depo kapasitesi var. İç Anadolu’da hasat yoğunlaştı. Mesela Sarıkaya’da yeni başladı. Kırşehir Mucur’da yüzde 30’larda. Şu anda bu bölgede depoyla ilgili henüz bir sıkıntı yok. Burada olduğum için burayı söylüyorum. Diğer yerlerde hasadı geç yapanlar sıkıntı yaşıyor olabilir. Geçen seneden depolarda kalan ürünlerden bahsediliyor. Bu abartıldığı kadar değil. Lisanslı depoya ürün koyanların iki yıl kullanma, bekletme hakkı var. Kapasitesi 60-70 bin ton olan bir lisanslı depoda 3-5 bin ton devir vardır. Fazla değil.”
Ürünün yüzde 70-80’ni TMO’ya geliyor
Bu yıl aldıkları karar doğrultusunda Toprak Mahsulleri Ofisi’nin aldığı ürün miktarını açıklamayacaklarını hatırlatan Ahmet Güldal: “Ancak ürünün yüzde 70- 80’i bize geliyor. Tüccar ve sanayici bu sene pek ürün almıyor. Tüccar faaliyeti yok. Yüzde 15’i de çiftçiler kendileri lisanslı depolara koyuyor veya kendi depolarında bekletiyor. Ofis olarak bu sene buğdayda ton başına 1000 lira alım primi veriyoruz. Bu uygulamamız 1 Eylül’e kadar sürecek. Dolayısıyla ürününü bekletenlerin de Ağustos’tan itibaren satacaklarını düşünüyoruz. Ton başına 1000 lirayı alabilmek için özellikle Ağustos ortasından itibaren bir çözülme olacağını ve bize daha fazla ürün geleceğini bekliyoruz. Bu yıl stok oluşturmak konusunda sıkıntımız yok. İthalat fiyatlarında da düşüş var. Bugünkü (20 Temmuz) kurlarla ithal buğdayın Türkiye’ye maliyeti ton başına 6 bin 400 lira civarında. Dışarıdan almak isteyenler yani buğday getirmek isteyen özel sektör zaten getirebiliyor. Dahilde İşleme Rejimi(DİR) kapsamında işler yürüyor orada bir sıkıntı yok. Rusya’dan Avrupa’dan da bir miktar Ukrayna’dan ürün geldiğini biliyoruz.” bilgisini verdi.
Tahıl koridoru fiyatları düşürse bile TMO fiyat düşürmeyecek
Türkiye, Rusya, Ukrayna ve Birleşmiş Milletlerin çabalarıyla Ukrayna’daki tahılın ihracatı için oluşturulmak istenen tahıl koridorunun açılması durumunda bunun iç piyasaya etkilerini sorduğumuzda ise TMO Genel Müdürü Ahmet Güldal şu yanıtı verdi: “ Ukrayna’dan tahıl koridorunun açılmasıyla fiyatlarda düşme olsa bile biz Ofis olarak fiyatımızı düşürmeyiz. Yani buğday fiyatı ton başına 4-5 bin liraya düştü diye biz de fiyatlarımızı düşürdük demeyiz. Dolayısıyla üretici açısından bir sıkıntı olmaz. Ukrayna’dan gelen malları da almayız diyemeyiz.”
Geçen sezon lisanslı depolarda doluluk oranı yüzde 35-40 oldu
Tarım Ürünleri Lisanslı Depo ve Yetkili Sınıflandırıcı Şirketleri Derneği (LİDAŞDER) Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Genç, lisanslı depolarda alımların tüm hızıyla sürdüğünü belirterek: “Bu sene Toprak Mahsulleri Ofisi’nin fiyatının yüksek olması tüccar ve sanayiciyi bir anlamda devre dışı bıraktı. Hububatta lisanslı depolara giren ürünün yüzde 80-90’nı üreticiye ve Ofis’e ait. Geçen yıldan devreden bir miktar ürün var. Geçen sezon ürünü daha çok sanayici ve tüccar aldı. Sanayici ürün aldığında kendi depolarına götürüyor. Çiftçilerin bir bölümü kendi evinde, deposunda bekletti. Lisanslı depoların doluluk oranı yüzde 35-40’lardaydı. Bu sene sanayici ve tüccar olmayınca çiftçi lisanslı depoları tercih etti. Türkiye’de en yüksek lisanslı depo kapasitesi bize ait. Bizim 412 bin ton lisanslı depo kapasitemiz var. Trakya depolarımız yüzde 100 doldu. İç Anadolu’da dolmaya başladı. İç Anadolu’da şu anda depo ile ilgili çok büyük bir sorun yok. Bazı bölgelerde, bazı ilçelerde yeterli depo olmadığı için sorun yaşanıyor.
Dolulukları biz takip ediyoruz. İç Anadolu’da şu anda yüzde 20-25 doluluk oranları olan depolar da var. Çünkü daha hasadın yarısı ancak yapıldı. Trakya’da hasadın ancak yüzde 10’u kaldı ve doluluk oranı yüzde 100’lerde.bilgisini verdi.
Lisanslı depoları çiftçi kullanıyor
Lisanslı depoların çiftçiler tarafından yoğun olarak kullanıldığını, geçen seneden farklı olarak TMO’nun alım politikası nedeniyle depoların doluluk oranının arttığını vurgulayan Genç sözlerini şöyle sürdürdü: “ Çiftçilerin ürününü satmalarında fayda var. Biz de çiftçileri uyarıyoruz. Özellikle 31 Ağustos’tan itibaren Toprak Mahsulleri Ofisi’nin piyasadan çekilmesi yani ton başına 1000 liralık ödemenin 1 Eylül itibariyle son bulması ile ürün fiyatlarının geri gidebileceğini söylüyoruz. Uyarmaya çalışıyoruz. Fakat, geçen sene buğdayın tonu 2 bin 300 liradan 6 bin liraya kadar çıkınca üretici bu sene de benzer bir durum olacak diye bekliyor. Şu anda dünyada fiyatlarda bir geri gidiş var. Dolayısıyla aynı geçen seneki gibi bir beklentiye girmeye gerek yok. Biz de uyarıyoruz ama çiftçiler bekliyor.”
Çiftçi neden lisanslı depoları tercih ediyor?
Tarım Ürünleri Lisanslı Depo ve Yetkili Sınıflandırıcı Şirketleri Derneği (LİDAŞDER) Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Genç, çiftçilerin neden lisanslı depoları tercih ettiğini ise şu sözlerle anlattı: “ Ürününü hasat eder etmez satmak zorunda kalmıyor. Lisanslı depoya koyarak karşılığında sıfır faizli kredi kullanabiliyor. Bununla ihtiyaçlarını karşılıyor. Hasat zamanı herkes aynı anda ürünü sattığında fiyatlar düşüyor. Lisanslı depoya koyduğunda yüzde 2,5 stopaj ödemiyor. Ürün bazında kira desteği de var. Ürününü 10 veya 11.ayda uygun fiyatı gördüğünde satıyor. Şu anda kredi ile ilgili bir kısıtlamadan söz edilse de aslında yatırım amaçlı olanlara yönelik bir kısıtlama var. Çiftçi kredi kullanıyor.”
Devletin fiyatı ve desteği çiftçiyi lisanslı depoya yönlendirdi
Eski Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürü ve lisanslı depoculuk konusunda deneyimli isimlerden İsmail Kemaloğlu ise bu sene hasat ve ürün satışının daha çok çiftçi ile devlet arasında geçtiğini belirterek şu yorumu yaptı: “ Devlet çiftçiye ürününü bana satarsan ton başına 1000 lira özel pirim öderim dedi. Un sanayicilerine de fiili kullanımda buğdayın tonunu 4 bin 500 liradan vereceğini ilan etti. Para bulmak zor. Sanayici ve tüccar bu nedenle geride durdu. Piyasaya pek girmedi. Öyle olunca lisanslı depolara talep çok oldu. Çiftçi ürününü lisanslı depolara yığdı. Bazı bölgelerde sorun oldu. Depolarda yer kalmadı. Hasadın ilk başladığı Çukurova ve Güneydoğu Anadolu’da depo ile ilgili sorun olmadı. Ama Trakya’da depolar doldu. Depoya ürün koymanın avantajları var. Bu depolar doğru kullanıldığında çiftçi de ülke de kazançlı çıkıyor. Şimdi İç Anadolu’da hasat yoğunlaştı. Ankara Konya hattında şikayetler var. Bunlar da giderilmeli. İşin doğrusu lisanslı depoları çiftçilerin kullanması. Bu sene lisanslı depoculuğun önemi daha iyi anlaşıldı.”
Bu haber ile ilgili yapılan yorumlar
Sayın Ali Ekber bey Adana’daki lisanslı depolara bakın hangisi buğday alımı yapmış kira ücretini az bulan depolar anlaşma yapmadıklarını belirterek alım yapmadilar çiftçinin bugdayini tüccarın eline mahkum ettiler. Sizde araştırırsanız görürsünüz