Bu haberde ele alınan konular hakkında hızlı bir genel bakış.
Aralık 2023 son 53 yılın en sıcak ayı olarak tarihe geçti. Havaların sıcak olması nedeniyle tarla faresi popülasyonunda ciddi artış oldu. Toprak Mahsulleri Ofisi, üreticileri tarla faresi zararına karşı uyardı.
Havaların sıcak geçmesi nedeniyle kışlık buğday, arpa ekili tarla ve mera alanları için tarla faresi en önemli tehdit haline geldi. Toprak Mahsulleri Ofisi(TMO) Aralık 2023 Fenolojik Değerlendirme Raporu’nda fare tehdidine dikkat çekerek önlem alınmazsa verim ve kalite bakımından büyük zarar oluşacağı ifade edildi.
Son 53 yılın en sıcak Aralık ayı
TMO’nun saha araştırmasına dayanan Fenolojik Değerlendirme Raporu’nda yağış, sıcaklık, hububat ekimi ve tarla faresi tehdidi ile ilgili özetle şu bilgilere yer verildi: ”Türkiye geneli Aralık ayı yağışları normalinin altında, geçen yıl Aralık ayı yağışlarının üzerinde gerçekleşti. 1991-2020 normalleri Aralık ayı ortalama sıcaklığı 4.8 °C olup 2023 yılı Aralık ayı sıcaklığı ise 8.3°C ile normallerinin 3.5 °C üzerinde gerçekleşmiştir. 2023 yılı Aralık ayı, son 53 yılın en sıcak Aralık ayı olarak kayıtlara geçmiştir.
Önlem alınmazsa fare %100’e kadar zarar verebilir
Sıcaklıkların uzun yıllar ortalamasının üzerinde olması gibi genel iklimsel koşulların tarla faresi popülasyonunda ciddi artışa neden olduğu görülmektedir. Tarla fareleri kültür bitkileri ile çayır-mera bitkilerinin yeşil aksam, tohum ve meyvelerini yemek, kemirmek, kesmek ve kirletmek suretiyle zarar yapmaktadır. Beslendikleri alandaki besin tükendiğinde başka alanlara da geçerek zararlarına devam etmektedirler. Tarla fareleri ülke genelinde tarımsal üretimde verim ve kaliteyi önemli ölçüde tehdit eden bir zararlı olup zarar dereceleri popülâsyon yoğunluğuna bağlı olarak %100’e kadar ulaşabilmektedir. Bu itibarla üreticilerimiz popülasyonun yüksek görüldüğü alanlarda zaman geçirmeden çevreye ve diğer canlıları dikkate alarak mücadeleye başlamalı ve gerekli önlemleri almalıdır. Aksi takdirde tarlalarda telafisi mümkün olmayan zararlarla karşılaşılabilecektir.
Buğday, arpa ekiminde artış, mısır, pamuk ve ayçiçeğinde düşüş var
Ülke genelinde kışlık hububat ekilişleri Marmara, Ege, Güneydoğu ve İç Anadolu bölgelerinde tamamlanmak üzere olup diğer (Karadeniz, Akdeniz ve Doğu Anadolu) bölgelerde tamamlanmıştır. Aralık ayı sonu itibariyle ülke genelinde %90 oranındadır (geçen yıl %95). Ülke genelinde buğday ve arpa ekilişlerinin geçen yılın üzerinde (%2 artış) olduğu tespit edilmiştir. Özellikle geçen yıl mısır, pamuk, ayçiçeği, haşhaş arazilerinden buğday ve arpaya geçişler söz konusudur. Mart ve Nisan aylarında yazlık hububat (özellikle arpa) ekilişlerinin de tamamlanmasıyla son durum netlik kazanacaktır.”
Kırmızı mercimekten buğdaya geçiş yaşanıyor
Ülkemiz kırmızı mercimek ekilişlerinin %95’i Güneydoğu Anadolu Bölgesinde yapılmaktadır. (Şanlıurfa %45, Diyarbakır %26, Batman %6). Ekilişler Kasım ayının üçüncü haftası itibarıyla başlamış olup Ocak ayının ikinci haftası itibarıyla tamamlanmıştır. Bitki çıkışlarının büyük oranda gerçekleştiği ve dormansi (durgunluk) etkisinin görülmediği gözlemlenmiştir. Bitki fizyolojik gelişiminin istenilen düzeyde gerçekleştiği, önümüzdeki günlerde mevsim sıcaklıklarının artması ile birlikte bitki kök gelişimi ve vejetatif gelişimin daha da olumlu seyredeceği öngörülmektedir.
Bitki boylarının erken ekim yapılan yerlerde 7-10 cm, geç ekim yapılan yerlerde ise 3-5 cm civarında olduğu, genel olarak herhangi bir hastalık ve zararlı etmeninin olmadığı gözlemlenmiştir. Önümüzdeki günlerde üst gübreleme ve yabancı ot mücadelesinin başlaması beklenmektedir.
Kırmızı mercimek ekilişlerinde, fiyat ve talep artışı ile orantılı olarak; Diyarbakır’da %15, Batman’da %5 civarında hububata kayış (özellikle buğday) olduğu, Şanlıurfa’da %10 civarında özellikle arpadan kırmızı mercimeğe bir kayış olduğu, diğer yörelerde ise ekimlerin geçen yıl seviyelerinde gerçekleştiği gözlenmiştir.
Bu haber ile ilgili yapılan yorumlar
Rabbim size guc kuvvet versin
Mesleğim gereği yıllarca tarımsal bölgeleri gezdim. Yılan, tilki, çakal, kurt maalesef köylü toplumumuzun hatırı sayılır bir kısmı tarafından tarafından görüldüğü yerde öldürülecek hayvanlar olarak görülür, köye, kasabaya gelmesine gerek yok, kırsalda görse dahi öldürme gereği duyar. Hatta tilki ve çakal’ı zehirli yem bırakarak görmeden de öldürürler. Kümesi koruyamamanın faturasını doğaya keserler. Tamam iklim faktörü var ama farelerin doğal düşmanlarını yok etmenin de bir faturası olmalı.