Bu makalede ele alınan konular hakkında hızlı bir genel bakış.

“Bizi toprak kurtaracak”

22 Eylül 2021

·

Ali Ekber Yıldırım

·

Köşe Yazısı

Güncelleme: Şub 22, 2024

Yüksek gıda fiyatları ülkenin gündeminden düşmüyor. Daha önce de defalarca yazdığımız gibi sadece yasa çıkarmakla, zaman zaman denetim yapmakla gıda fiyatları düşmez, düşürülemez.

Gıda fiyatlarındaki artışın bir çok nedeni var. Bu nedenleri ortadan kaldırmadan fiyatları düşüremezsiniz. Üzerinde en çok durduğumuz yüksek girdi fiyatları. Gübre, mazot, tohum, ilaç, finansman gibi bir çok girdide fiyatlar hızla yükselirken, ürün fiyatının düşük olması beklenemez. Girdi maliyetlerinin düşürülmesi, desteklerle karşılanması gerekiyor.

Çiftçi para kazanamayınca üretimden çekiliyor. Üretim azalınca fiyatlar yükseliyor. Çiftçinin para kazanarak üretime devam etmesi gerekiyor.

Fiyatların yükselmesindeki bir başka önemli neden, üretilen ürünlerin değerlendirilememesi, Kayıp ve fire oranının yüksek olması. Yaş meyve ve sebzede bazı ürünlerde kayıp oranı yüzde 50’yi buluyor. Bu kaybın yarısı önlense ürün arzı artacak ve fiyatlar bu kadar yükselmeyecek.

Milli servet çöp oluyor

Genel olarak bakıldığında, Tarım ve Orman bakanlığı verilerine göre, Türkiye’de yılda 19 milyon ton gıdanın çöpe gittiği, israf edildiği tahmin ediliyor. İsraf edilen ürünlerin başında ise yaş meyve ve sebze atıkları var.

Üretilen sebze ve meyvelerin neredeyse yarısı kaybediliyor. Pazar yerlerinde, marketlerin atık kamyonlarıyla, çöp konteynırlarında her gün binlerce ton meyve sebze çöp oluyor. Bu bir milli servet. Çöpe giden sadece meyve, sebze değil o ürünün üretimi için kullanılan toprak, su, gübre, ilaç, tohum, finansman, çiftçinin emeği, alın teri de çöp oluyor. Yüksek gıda fiyatlarını konuştuğumuz bu günlerde bu israfın önlenmesi ürünün daha fazla piyasaya arz edilmesi ve fiyatların düşmesine bir nebze de olsa katkı sağlayacaktır.

Atıklarla toprak iyileştiriliyor

Daha önce size anlatmıştım. Pazaryerlerindeki atıkları değerlendirerek, komposta dönüşümünü sağlayan ve bunu toprağa kazandırarak toprağı iyileştiren Ebru Baybara Demir’in “Topraktan Toprağa” projesi ülke geneline yayılıyor.

Biyobozunur Atık Yönetim Projesi olarak da adlandırılın bu çalışmalar ilk olarak Diyarbakır’ın Kayapınar İlçesi’nde başladı. Belediye Başkanı Ünal Koç projeye destek vererek öncülük yaptı.

Ebru Baybara Demir’i sosyal medyadan izliyorsanız her gün farklı bir ilde, ilçede bu projeyi yaygınlaştırıyor. Yüzlerce gönüllü ile bu projeyi ülke geneline yayıyor.

Adana Büyükşehir Belediyesi, Yüreğir, Sarıçam, Ceyhan ilçeleri, Mersin Mezitli, Muğla Datça, Fethiye, Menteşe ve Marmaris’te çalışmalar yapılıyor. Sırada Kocaeli’nin tüm ilçeleri ve Safranbolu var.

Ebru Baybara Demir ile telefonla görüştüm. Fethiye’deydi. Çok heyecanlı ve projenin büyümesinden çok mutluydu.

Türkiye’nin her yerinde gönüllüler ile büyük yol aldıklarını anlattı. Yaptıkları tüm çalışmaların gönüllülük esasına dayalı olduğunu özellikle belirtti.

Yüzlerce gönüllünün her gün pazarlarda atıkları ayrıştırdığını, ayrıştırılan atıkların kompost alanına gönderildiğini ve toprak düzenleyici olarak çiftçilere ücretsiz dağıtılacağını anlattı.

Bölgeye, atığa göre farklı projeler uygulanıyor

Bizi toprak kurtaracak diye bu işe başladığını hatırlatan Ebru Baybara Demir’in anlattıkları özetle şöyle:

1- Diyarbakır, Mersin, Adana ve Datça’da başlayan projelerin sürecine baktığımızda atıkların niteliğinin, miktarının ve çeşidinin, kompostun kullanılacağı yerin değiştiğini gördük. Diyarbakır, Mersin ve Adana’da biyobozunur atıkların kompostlanarak tarım arazisinin iyileştirilmesi için kullanıyoruz. Datça’da farklı bir durumla karşılaştık. Orman yollarından geçerken etrafta bir sürü kuru dal ve kuru bitki atıkları var. Bu kuru dal ve bitki atıkları hava sıcaklığı başta olmak üzere yangına neden olabilecek her türlü ihtimalde yangının şiddetini hızlandırıyor. Datça projemizde amacımız, bu kuru dal ve bitki atıklarını toplamak; pazar, restoran ve otellerin biyobozunur atıkları ile kompostlayarak bu atıkları toprağa dönüştürmek. Orman yangın için risk teşkil eden orman atıklarının dönüştürülmesi ile orman arazisini iyileştirmeyi hedefliyoruz.

2- Datça Belediyesi ve Datça Kent Konseyi İşbirliği ve gönüllülerle birlikte Biyobozunur Atık Yönetim Projesini başlattıktan sonra Fethiye’de çalışmaya başladık. Sırada Muğla Menteşe var. Önümüzde çok uzun bir liste var. Ülkenin bir çok belediyesinden, yerel yönetimlerden talep var.

Akdeniz Meyve Sineği kaynağında yok edilecek

3- “Atıksız Şehir Adana” hedefi ile Adana’da Eski Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu, Vali Süleyman Elban, Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Yüreğir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Kocaispir, Sarıçam Belediye Başkanı Bilal Uludağ, Ceyhan Belediye Başkanı Hülya Erdem projeye büyük destek verdi.

4- Adana’da projenin amacı sadece toprağı iyileştirmek ve sulamayı düzeltmek değil. Çukurova’nın en önemli tarımsal üretimi narenciyede Akdeniz Meyve Sineği sorunu yaşanıyor. Çukurova narenciye üretiminin yüzde 30’nu karşılıyor. Özellikle tarım atıklarının toplu halde bırakıldığı kanal boyu, Akdeniz meyve sineğinin en önemli üreme alanları olarak görülüyor. Bu sorunu kökten çözmek için proje kapsamında çalışmalar yapıyoruz.

5- Akdeniz Meyve Sineği sadece narenciye ürünlerine değil, kayısı, şeftali, nektarin, yenidünya, erik, ayva, armut, elma, incir, Trabzon hurması ve nar gibi ürünlere de zarar veriyor. Önlem alınmazsa ürünlerde yüzde100’e varan oranda zarara neden olabiliyor. İhraç edilen ürünler geri dönüyor. Buna kalıcı çözüm bulmak için atıklar alınarak kompostlama alanına taşınacak. Sorun kaynağından çözülecek. İlaçsız bir biçimde sinek zararlısını yok etmeyi hedefliyoruz. “Adana Büyükşehir Belediyesi Biyobozunur Atık Yönetim Projesi” pazar atıkları, hal atıklarının yanı sıra tarımsal atıklar da organize edilen alanlarda kompostlanmak üzere toplanacak.

6- Toplanan bu atıklardan elde edilen kompost; tarımsal sulamayı azaltacak, toprağın kalitesini yükseltecek, topraktaki mikroorganizma ve organik maddeyi arttıracak. Gübre maliyetini azaltacak. Akdeniz Meyve Sineğinin üremesine neden olan tarımsal atıklar toplanarak geri dönüştürülecek ve sinekle yapılacak biyolojik mücadele ilaçsız olarak sürdürülecek.

Mezitli’de atık yağlar da toplanıyor

7- Muğla Menteşe Belediyesi Biyobozunur Atık Yönetim Projesi için Belediye Başkanı Bahattin Gümüş, Mersin Mezitli Belediye Başkanı Neşet Tarhan ve ekibine olaüğanüstü çabaları için teşekkür ediyorum. Mezitli’de gönüllü ekibimiz ve belediye çalışanlarımız atık yağları da topluyor. Toplanan yağlar proje gönüllüsü kimyager arkadaşlarımız tarafından arap sabunu haline getirilerek temizlikte kullanılması için okullara gönderilecek.

8- Safranbolu Belediyesi Biyobozunur Atık Yönetim Projesi için gönüllülerin başvurusunu alıyoruz. Belediye Başkanı Mimar Elif Köse önderliğinde proje başlayacak. Sonra Kocaeli ve tüm ilçelerinde kapsamlı bir biçimde projemizi sürdüreceğiz.

Özetle, daha önce de belirttiğimiz gibi bu zor süreçte, Mardin’de kadınların gücünü birleştirerek tarımdan turizme, yerel ekonominin canlandırılmasından atalık buğday ve mercimek tohumlarının tarıma kazandırılmasına kadar bir çok projeyi başarıyla yaşama geçiren gastronomi uzmanı, şef Ebru Baybara Demir’in başlattığı pazar yerleri ve halllerdeki sebze ve meyve atıklarının değerlendirilmesi projesi ülke geneline yayılması, atıkların kompostlanarak kullanılması toprağın iyileştirilmesi, onarılması için çok önemli. Belediye başkanları bu projeleri illerinde, ilçelerinde uygulayabilir ve sizler de gönüllü olarak bu projede yer alabilirsiniz. Ebru Baybara Demir’in söylediği gibi “bizi toprak kurtaracak.”

Projeye nasıl dahil olabilirsiniz?

Proje, Marmara Üniversitesi’nden Prof. Dr. Barış Çallı’nın koordinasyonunda yürütülüyor. Ayrıca 6 çevre mühendisi, 2 ziraat mühendisi ve bir sosyal hizmet uzmanı görev yapıyor. Projede görevli 2 sosyolog ise neden bu kadar atık olduğunu, neye göre atık miktarının arttığını veya azaldığını sosyolojik olarak araştırmasını yapıyor.

Bu projede yer almak isteyen belediyeden atıkların kompostlanacağı boş bir alan ve atıkların taşınması, yayılması için çöp arabası ve kepçe talep ediliyor. Kompostlama işini takip eden bir çevre mühendisinin görevlendirilmesi ve günde 3 kez kompostlanan ürünlerin sıcaklığını ölçen sıcaklık ölçer aleti olması yeterli. Projede yer alacak gönüllüler grubu oluşturuluyor. Bu gönüllülere 2 saatlik bir eğitim veriliyor. Akşam pazar yerine gidilerek atıkların ayrıştırılması, toplanması, yüklenmesi ve kompost alanına taşınması sağlanıyor. Kompostlama işlemi tamamlandıktan sonra iki ay sonra bu kompost toprak düzenleyici olarak çiftçilere ücretsiz dağıtılıyor.

Bu makale ile ilgili yapılan yorumlar

En Son Yayınlanan Makaleler