Cevizin anavatanı Türkiye, ithalatta nasıl lider oldu?

Cevizin anavatanı Türkiye, ithalatta nasıl lider oldu?

28 Temmuz 2020

·

Ali Ekber Yıldırım

·

Köşe Yazısı

Güncelleme: Şub 23, 2024

Türkiye, cevizin gen merkezi ve anavatanı olan ülkelerden birisi. Fakat, bu avantajını değerlendiremediği için dünyanın en çok ceviz ithal eden ülkesi oldu. Türkiye, 2019’da 129 milyon dolarlık ceviz ithalatı yaptı.

Yaklaşık 15 yıldan bu yana ceviz yetiştiriciliği moda halinde yayıldı. Sadece kırsalda yaşayanlar değil, çoğunlukla şehirde yaşayan yatırımcılar, girişimciler, özel sektör şirketleri cevize yatırım yaptı. Yatırımların artmasında, Türkiye’nin ceviz ithalatçısı olması etkili oldu. Tarım Bakanlığı’nın fidan desteği, düşük faizli krediler ve devletin hazine arazilerini veya bozuk orman alanlarını tahsis etmesi, kiraya vermesi ile her yıl on binlerce sayıda ceviz fidanı dikildi.

Tarım Bakanlığı TÜBİTAK destekli , “Türkiye Ceviz Yetiştiriciliğini Geliştirme Entegre Projesi” uyguladı. Bu proje ile ceviz üretiminin 100 bin ton artırılması öngörülüyordu.

Tarım Bakanlığı ile birleştirilmeden önce, Orman Bakanlığı da yıllarca ceviz üretimine destek sağladı. Orman vasfını yitirmiş alanlar ceviz yetiştiriciliğine tahsis edildi. Ceviz yetiştiriciliği çok yönlü olarak desteklendi. Fakat, bu politikalarda istikrar sağlanamadı. Doğru çeşit ve fidan seçimi yapılamadı. Ceviz ithal eden Türkiye, ceviz ihraç edecekti. Geldiğimiz noktada Türkiye, ceviz ithalatında dünya lideri oldu.

Dünya üretimi ve ticareti

Tarım ve Orman Bakanlığı Tarımsal Ekonomi ve Politika Geliştirme Enstitüsü’nün yeni yayınlanan Ceviz raporunda bu konuda ayrıntılı bilgilere yer verildi.

Dünya ceviz üretimi 2018 verileri ile 3 milyon 663 bin ton. Dünyanın en büyük ceviz üreticisi olan Çin’in 2018 yılında üretimi 1.6 milyon tona ulaştı. Çin, 2018 yılı toplam dünya ceviz üretiminin yüzde 43.3’ünü gerçekleştirdi. Çin’den sonra ceviz üretiminde yüzde 16.7 pay ile İran, yüzde 11.2 ile Amerika Birleşik Devletleri geliyor. Amerika’nın ceviz üretimi yaklaşık 620 bin ton. Türkiye ise yüzde 5.9’luk pay ve 215 bin ton ile ceviz üretiminde dördüncü sırada yer alıyor.

Dünya ceviz ticareti kabuklu ve kabuksuz olarak yapılıyor. 2019 yılında dünya kabuklu ceviz ihracat değeri yaklaşık 1.3 milyar dolar, kabuksuz ceviz ihracat değeri ise 2.2 milyar dolar oldu. Aynı yıl dünyada kabuklu ceviz ihracatı yaklaşık 434 bin ton olurken, 158 bin tonluk ihracat miktarı ile Amerika ilk sırada yer aldı. Dünya kabuksuz ceviz ihracatı yaklaşık 320 bin ton gerçekleşirken, 122 bin tonluk ihracat miktarı ile Amerika yine ilk sırada yer aldı.

Türkiye’nin ithalatı katlanarak arttı

Türkiye’nin 2014-2015 sezonunda 34 bin ton olan ceviz ithalatı 2015-2016 sezonunda 64 bin tona yükseldi. Bir sonraki sezon, 2016-2017’de 66 bin ton, 2017-2018 sezonunda ise 77 bin ton ceviz ithalatı yapan Türkiye, 2018-2019 sezonunda ithalat 103 bin tona ulaştı. Aynı dönemde ceviz ihracatı ilk 4 sezonda 8 bin ton civarında olurken 2018-2019 sezonunda 30 bin tona çıktı.

Ceviz dış ticaret verileri kabuklu ve kabuksuz olarak incelendiğinde 2019 yılında Türkiye’nin kabuklu ceviz ihracat değeri yaklaşık 42 bin dolar. Kabuksuz ceviz ihracat değeri ise 26.2 milyon dolar. Aynı dönemde kabuklu ceviz ithalat değeri yaklaşık 106 milyon dolar, kabuksuz ceviz ithalat değeri 23 milyon dolar oldu. Türkiye toplamda 129 milyon dolarlık ceviz ithal ederken 26.2 milyon dolarlık ihracat yaptı. Toplamda 100 milyon dolardan fazla dış ticaret açığı var.

Türkiye kabuklu ceviz ithalatının yüzde 70’ini Şili, Ukrayna ve Amerika’dan yapıyor. Kabuksuz iç ceviz ithalatında ise yüzde 75’lik payla Ukrayna ve Hindistan önemli bir yere sahip. Ceviz ihracatı ise Kuzey Kıbrıs’a ve Suudi Arabistan’a yapılıyor.

Üretim alanı ve ağaç sayısı artıyor

Türkiye’nin 2014 yılında 7 milyon civarında olan ceviz ağacı sayısı 2019’da yaklaşık 10 milyona çıktı. Aynı dönemde ağaç başına verim 26 kilodan 22 kiloya geriledi. Ceviz dikim alanı 2014 yılına göre yüzde 80 artarak 69 bin 395 hektardan 125 bin hektara ulaştı.

Dikim alanı ve ağaç sayısı hızla artarken üretim aynı oranda artmadı. Denilebilir ki ağaçlar henüz yeni, tam verime geldiğinde üretim de artacaktır. Bunda haklılık payı var. Ancak, yanlış çeşit seçimi, yanlış yatırımlar nedeniyle zeytinde olduğu gibi cevizde de ağaç sayısı ve üretim alanı genişlerken üretim beklenen oranda artmadığı da bir gerçek. Bunun mutlaka sorgulanması gerekiyor.

Üretici fiyatı, gübre ve mazottaki artışın gerisinde

Rapora göre, cevizde üretici fiyatları 2019 yılında 2015 yılına göre yüzde 47, gübre fiyatı yüzde 63, mazot fiyatı ise yüzde 67 oranında arttı. 2015 yılında 1 kilo ceviz ile 8.34 kilo gübre, 3.54 litre mazot alınabiliyor iken, 2019 yılında girdi fiyatlarındaki artışa bağlı olarak 1 kilo ceviz ile 7.55 kilo gübre, 3.12 litre mazot alınabiliyor. Son 5 yıl içerisinde 1 kg ceviz ile alınabilecek gübre miktarında yüzde 9.4, mazot miktarında yüzde 11.8 oranında azalma görüldü. Ceviz üreticisi, mazot ve gübre başta olmak üzere artan maliyetler altında adeta ezildi.

Özetle, raporda da yer verildiği gibi; dünya ceviz ithalatında yüzde 11.4 payla ilk sırada yer alan Türkiye’nin son 10 yılda ağaç başına verimde yüzde 39.4 oranında azalma meydana gelmesi, olumsuz hava koşullarına bağlı olarak elde edilen üretimin ve verimin azalması, üretici fiyatlarında dalgalanmalara neden olmakta ve üretici gelirlerini olumsuz etkilemektedir. Kapama ceviz bahçelerinin tesisinde iklime uygun fidan seçiminin yapılması, standart ve kaliteli çeşitlerin üretimi, uygun fiyat oluşumu için mevcut pazarlama sistemi içerisinde iyileştirmeyi sağlayacak düzenlemeler yapılması, ceviz üretiminde ve ticaretinde rekabeti artırıcı etkisi olacaktır. Tüketici açısından bakıldığında ise, diğer ürünlerde olduğu gibi, üreticide ucuz olan ceviz, tüketiciye pahalıya yedirilmektedir. Çözüm ithalat değil, üretimi artırmaktır.

Bu makale ile ilgili yapılan yorumlar

  1. Raif 28 Temmuz 2020 - 12:08 - Yanıtla

    Demekki Türkiye de ceviz çok tüketiliyor.
    Japonya ninda dört bir yanı deniz; ama ona rağmen balık tüketimi çok olduğu için ithal etmek zorunda kalıyor.

  2. Salih 28 Temmuz 2020 - 12:09 - Yanıtla

    Hocam yazı ceviz üreticileri için bir referans olmakla beraber maalesef eksiklikler dolu. 2014yılında dikilen bir ağacın verime ulaşması 6 yıl yanı 2020. Bu nedenle 2014 ve sonrasında dikilen ağaçlar 2020 ve sonrasında verim skalasında + yönde ilerleme yapacaktır. Bu seneden sonraki donemler de grafige bakmak lazım. Ni tekim ağaç başına düşen üretim miktarı da bunu la alakalı olarak değişecektir.

  3. Ceviz ureticisi 29 Temmuz 2020 - 14:52 - Yanıtla

    Bir ceviz fidanı tam verime 10 yılda ulaşıyor,her yıl ceviz dikimi katlanarak artıyor dolayısıyla ağaç başına verimin düşük görünmesi bu sebeple, 5-6 yil sonra İthalati bırakıp ihraç edecek yer arayacağız… yazar bunu bilmiyorsa sorsun öğrensin

  4. Bir Bilen 8 Ağustos 2020 - 12:02 - Yanıtla

    Plansız ve kontrolsuz dikim çok fazla. Çiftçinin yapması gerekeni avukatlar, doktorlar vs. yapıyor. 2000li yıllarda da dikim çok oldu, o yıllarda ceviz dikinlerden şuan para kazanan yok. Sektör neredeyse fidancıların elinde. Türkiye bu kafayla hiçbir zaman ihraç eder pozisyona gelemez.

  5. Nabolant 26 Ağustos 2020 - 16:56 - Yanıtla

    Bir ceviz ureticisi olarak şunu söyleyeyim ki Türkiye’de aşırı ve bilinçsiz ceviz dikimi var yukarıda yazan ithalat miktarları önümüzdeki 5 yıl içinde hızla düşecek ve elimizdeki fazla cevizi ne yapacağımızi konuşacağız.Fiyatlar da ABD deki gibi 2$ seviyesine düşecek, artan maliyetlerle küçük üreticilerin bu işten para kazanmasi mümkün değil ve bahçeler bir bir sokulmeye başlanacak. Bu söylediklerimi bir kenara yazın sonra demişti dersiniz

  6. Mehmet Ali Günaydın 29 Ağustos 2020 - 15:00 - Yanıtla

    2009 yılında yetişkin ceviz ağaçlarına çevirme aşısı yapmaya başladığımızda verimsiz yabani ağaçların aşılanmasını tamamlayıncaya kadar bize bu işten bir 5 yıl ekmek ekmek çıkar, daha sonra başka işe bakarız diye hesap ediyorduk. Sonra, Şebin, Yalova ve Kaman çeşitlerini (Chandler)’ a çevirmeye başlayınca 5yıl daha çalışabileceğimiz anlaşıldı . Onlar da azaldı, şimdi ise Chandler ismi ile satılıp dikilmiş olup ismine doğru olmayan (üstelik sertifikalı, ayrıca satışa aracılık eden tarım il ve ilçe çalışanı bazı ziraatçilerin bu işten hatırı sayılır miktarda komisyon yedikleri) ağaçları aşılamaya devam ediyoruz. Bunun da 15 yıldan önce temizlenmesi mümkün görünmüyor. Ayrıca Chandler veya Fernor ile bahçe kurmuşsanız ve budamayı bilmiyorsanız başınıza belayı aldınız demektir. Zira budaması düzgün yapılmayan bahçeler zamanında ve yeterli kapasitede verimliliğe ulaşamıyor. Budama konusunda bilgi ve bacerisi yetersiz bazı ziraatçiler girdikleri bahçelerde üretimde kayba ve gecikmelere sebep oluyorlar.
    Bir de Orman dairesinin ürettiği düşük kaliteli ceviz anaçları meselesi var. Bununla piyasada damping etkisi oluşturulup hem kaliteli anaç üretenler mağdur ediliyor hem de bu anaçları kullanan fidancıların ürettiği fidanların kalitesi bir hayli düşük olduğu için yeterli boya ve kaliteye ulaşamayan fidanlarla kurulu bahçelerde büyüme hızı çok düşük ve aşı ölümleri çok fazla.Orman dairesi kendi işine baksa ve sadece orman ağacı fidanı üretse en azından verdiği zararın önüne geçilir ve daha faydalı olur.
    Türkiye’nin ceviz üretimini Tarım Bakanlığı ayrı, Orman Bakanlığı ayrı baltalıyorlardı, birleşince vermekte oldukları zarar daha da arttı.

En Son Yayınlanan Makaleler