Buğday fiyatı ve destekleme primi ne kadar olmalı?
29 Nisan 2020
Bu makalede ele alınan konular hakkında hızlı bir genel bakış.
29 Nisan 2020
Ali Ekber Yıldırım
Köşe Yazısı
Buğday hasadına yaklaşık bir ay kaldı.Geçen yıl olduğu gibi hasat başlamadan buğday alım fiyatı açıklanacak. Toprak Mahsulleri Ofisi(TMO), üretim maliyetini, enflasyon verilerini, dünya piyasalarındaki fiyatları ve gelişmeleri dikkate alarak fiyat belirleme çalışmasını tamamladı. Bu çalışma, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli tarafından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a sunulacak. Hububat alım fiyatları ile verilecek destekleme priminin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklaması bekleniyor.
Uluslararası Hububat Konseyi, bu sezon küresel buğday üretiminin yüzde 6.5 oranında artarken, tüketimin yüzde 9.2 artacağını öngörüyor.
Stratejik ürün olarak kabul edilen buğdayda sadece üretim ve tüketim değil, ticaret ve stok miktarı da artıyor. Tarım ve Orman Bakanlığı Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü’nün Nisan ayı Buğday Raporu’na göre, 2020-2021 sezonunda dünya buğday üretiminin 768 milyon ton, tüketimin 760 milyon ton, ticaretin 180 milyon ton ve stokların ise 283 milyon ton olması bekleniyor. Bu verilere göre üretim,tüketim,ticaret ve stok miktarı son 5 yılın en yüksek seviyesinde olması öngörülüyor.
Türkiye’nin üretimi yüzde 5 artacak
Türkiye’de ise , Ulusal Hububat Konseyi ve Toprak Mahsulleri Ofisi’nin yaptığı son değerlendirmelere göre buğday üretiminin geçen yıla göre yüzde 5 oranında artması bekleniyor. Geçen yıl buğday üretimi 19 milyon tondu. Bu yıl 20 milyon tonun üzerine çıkması ve 20 milyon 500 bin tona ulaşabileceği öngörülüyor.
Son yıllarda ilk kez,Toprak Mahsulleri Ofisi ve özel sektör yeni alım sezonuna stoksuz girecek. Bu nedenle buğday alım talebinin yüksek olması bekleniyor.
Prim desteği 25 kuruş olmalı
Ulusal Hububat Konseyi, 2019-2020 Değerlendirme Raporu’nda buğday ile ilgili özetle şu bilgilere yer verildi: “Pandemi süreci, daha önceki birçok krizde olduğu gibi üretimin ve gıdada kendimize yeterliliğin önemini bir kez daha ortaya çıkarmıştır. Paranız olsa da istediğiniz ürünleri bu dönemlerde satın alamama riski daima göz önünde bulundurulmalı ve özellikle buğday gibi stratejik ürünlerde tercih ve politikalar daima üretimden yana olmalıdır. TMO’ nun piyasayı regüle edici fonksiyonu yanında buğday gibi stratejik ürünlerde özellikle sıklıkla yaşanan krizleri de göz önünde bulundurarak, yeterli stok yapması hayati öneme haizdir. Buğdaya verilen ve yıllardır aynı kalan 5 kuruşluk prim desteğinin geçen yıl 10 kuruşa çıkarılması çok olumlu bir yaklaşım olarak değerlendirilmiş ve takdirle karşılanmıştır. Ancak bu artışın yıllardır yapılmadığı gerçeğinden hareketle hissedilir bir etki oluşturması için bu rakamın en az 20-25 kuruşa yükseltilmesi önerilmektedir. Hastalığın yayılmasının tedarik zincirinin sınırlanması, finansmana ulaşmadaki kısıtlar nedeni ile maliyetler yükselmektedir. Ayrıca, artan döviz kurlarına bağlı olarak tarımsal üretim maliyetlerindeki ilave yükseliş de dikkate alınmalıdır. Tarımsal girdilere uygulanan KDV ve ithalat vergileri geçici olarak düşürülmelidir. Üretimde en büyük payı enerji maliyetleri almakta olduğundan, tarımsal motorinde ÖTV’nin düşürülmesinin gündeme alınması, elektrik enerjisinin tarıma çok daha düşük fiyatla arz edilmesi önerilmektedir.”
Dünya fiyatından yüksek olacak sözü
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, geçen yıl olduğu gibi buğday alım fiyatının dünya fiyatlarının üzerinde olacağını söyledi. Geçen seneki artış oranlarını hatırlatalım. 2018 yılında ton başına 1.050 lira olan Kırmızı/Beyaz Sert Ekmeklik Buğday alım fiyatı 2019 yılında yüzde 29 artışla ton başına 1.350 lira olarak açıklandı. Geçen yıl 1.100 lira olarak açıklanan makarnalık buğday alım fiyatı 2019 yılında yüzde 32 artırılarak ton başına 1.450 liraya çıkarıldı.
Hasat döneminde üretici buğdayını açıklanan fiyatın altında satmak zorunda kalırken, sonraki aylarda açıklanan bu fiyatların çok üzerine çıkıldı. Makarnalık buğday fiyatı ton başına 2 bin lirayı gördü.Toprak Mahsulleri Ofisi piyasaya müdahale etti.
Toprak Mahsulleri Ofisi, Nisan ayında ekmeklik buğdayın tonunu Katma Değer Vergisi(KDV) hariç tonunu 1450-1525 lira arasında satışa çıkardı. İthal ekmeklik buğdayın tonunu ise 1525 liradan satışa sundu. Yerli ve ithal makarnalık buğdayın tonunu KDV hariç 1825 liradan satışa arz etti.
Bakan Pakdemirli’nin buğday alım fiyatını dünya fiyatının üzerinde olacağı açıklaması ve dünya fiyatının ton başına 230-240 dolar olduğu dikkate alındığında, 2020 ürünü buğday alım fiyatının ton başına 1650 ile 1700 lira civarında açıklanması beklenebilir. Bunun üzerine destekleme primi de eklenecek.
Rusya yakından izlenmeli
Dünya buğday ticaretinde Karadeniz ülkeleri olarak adlandırılan, Rusya,Ukrayna ve Kazakistan etkili. Buna Romanya’yı da eklemek gerekir. Özellikle Ukrayna ve Romanya’da kuraklığın etkisi ile üretimde düşüş bekleniyor.
Dünyanın en büyük buğday ihracatçısı ülke konumuna gelen Rusya’nın dış ticaret politikası çok önemli. Özellikle de Türkiye açısından. Çünkü, Türkiye 2019’da 19 milyon ton buğday üretirken 9.8 milyon ton buğday ithal etti. Bunun yaklaşık yüzde 80’ini Rusya’dan aldı. Bu buğdayın büyük bölümü işlenerek un ve makarna olarak ihraç edildi. Bu yıl aynı rahatlıkla ithalat yapılabilir mi? Rusya’nın,Ukrayna ve Kazakistan’ın hem üretim hem dış ticaret politikası bunu belirleyecek. Daha önce hep söylediğimiz gibi, Türkiye’nin ithal buğdaya dayalı un ve makarna ihracatı kendi çinde risk taşıyor. Sanayicilerin de desteği ile yerli üretime dayalı ihracat politikasına geçilmesi gerekiyor. Kolay ithalat dönemi bitti.
Rusya Federasyonu, koronavirüsün ülkede görülmesi ile birlikte tahıl ihracatını önce durdurdu. Sonra bu karardan vazgeçerek Haziran’ a kadar 7 milyon ton ihracat yapılacağını ilan etti. Belirlenen bu kota doldu ve 1 Temmuz 2020’ye kadar ihracat yasaklandı. Böylesine dalgalı bir politika Türkiye’ yi doğrudan etkileyecektir.
Özetle, üretimi sürdürülebilir kılacak bir fiyat ve destekleme primi açıklanmalı. Bugün verilen fiyat ve destek primi gelecek yılların üretimini yönlendirecek.
Bu makale ile ilgili yapılan yorumlar