Hayvancılık destekleri, birlikler ve süt tozu üretimi

Bu makalede ele alınan konular hakkında hızlı bir genel bakış.

Hayvancılık destekleri, birlikler ve süt tozu üretimi

16 Mart 2016

·

Ali Ekber Yıldırım

·

Köşe Yazısı

Güncelleme: Mar 16, 2016

Gıda,Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın hayvancılıkta yeni yol haritası ve destek paketine ilişkin haberimiz DÜNYA Gazetesi’nde Pazartesi günü yayınlandı.Deyim yerindeyse haberin mürekkebi kurumadan ilk adım atıldı.Et ve Süt Kurumu süttozu üretimi için harekete geçti. Gıda,Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik’in talimatı ile Et ve Süt Kurumu piyasadan 300 bin ton çiğ sütü alarak süt tozuna dönüştürecek. Bu amaçla üretici birlikleri, kooperatif ve sektör temsilcileri ile bugün Ankara’da bir toplantı yapılıyor. Sütün piyasadan toplanması, süt tozuna dönüştürülmesi ve pazarlanması süreci ele alınacak.
Süt tozu üretimi için üreticiden çiğ sütün litresi 1 lira 15 kuruşluk tavan fiyattan alınacak. Gıda,Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, süt sanayicilerine yaptıramadığını Et ve Süt Kurumu aracılığıyla yapacak.
Atılan adım doğru. Başından beri süt tozu üretiminin üretici birlikleri,kooperatifler ile Et ve Süt Kurumu organizasyonu ile yapılması gerektiğini defalarca yazdık.Endişemiz bu konuda gerekli altyapı çalışmasının yapılmamış olması. Alınacak sütün toplanması, işlenerek süt tozuna dönüştürülmesi ve bu süt tozunun pazarlanması veya hibe olarak dağıtılması iyi organize edilmeli.Başarılı olursa, süt piyasası büyük ölçüde rahatlar. Piyasa buna inandırılırsa belki de Et ve Süt Kurumu’nun 300 bin ton süt almasına bile gerek kalmadan fiyat istenen seviyeye yükselir ve inek kesimi durur.
Anaya destek yok,danaya var
Desteklerle ilgili çalışmalar devam ediyor.Edindiğimiz bilgilere göre, Bakanlık 57 kalemde verilen hayvancılık desteklerini sadece bir kaç kalemde verecek. Bakanlığın görüşü anaç hayvan desteğini kaldırmak.Üreticiler buna şiddetle karşı çıkıyor. Bakan Çelik’i anaç hayvan desteğinin devamı konusunda ikna etmeye çalışıyor.
Anaç hayvan desteğinin kaldırılması düşünülürken, buzağı desteğinin ise artırılarak 500 liraya çıkarılması planlanıyor. Yani anaya destek verilmeyecek ama danaya iyi bir destek verilecek. Fakat, buzağı desteği almak için üreticilerin doğan buzağının 4 aylık olmasını beklemeleri gerekecek. Doğduktan sonra 4 aya kadar ölen buzağıya destek verilmeyecek.
Et ve süt desteği devam edecek. Ayrıca yem bitkileri desteğinin de artırılması gündemde.
Asıl kıyameti koparan çalışma ise, üretici birlikleri ve kooperatiflere yani üretici örgütlerine yönelik düzenleme. Bakan Faruk Çelik, bu konuya hemen her konuşmasında değiniyor ve mutlaka bir düzenleme yapacaklarını söylüyor. Bakan Çelik’in yapmak istediği düzenleme bir çatı örgütün oluşturulması ve mevcut birlik ve kooperatiflerin bu çatı örgüt altında yer alması.
Üretici örgütleri bir çatı altında olacak
Hayvancılık için oluşturulacak çatı örgütün altında damızlık birlikleri yer alacak. Damızlık birliklerinin görev alanı belirlenecek. Islah,teknik çalışmalar, embriyo transferi, hastalık ve benzeri konuları damızlık birlikleri yapacak. Süt Üreticileri Birliği, sütün fiyatı, kalitesi, sütün sınıflandırılması gibi konularda çalışacak. Bu birliklerin mevcut örgüt yapısı devam edecek.Ama yapacakları işler düzenlenecek.Her örgüt her şeyi yapmayacak.
Fakat, üretici örgütlerinin de,üreticinin de asıl ilgilendiği konu doğal olarak hayvancılık desteklerinin ödeme biçimi. Üreticiye sorarsanız destekler hiç bir kesinti yapılmadan kendilerine ödenmesini ister. Fakat birliklerden aldığı hizmetleri, girdileri nasıl temin edeceği konusunda ciddi sıkıntılar yaşanacak.
Söz konusu olan sadece damızlık birlikleri değil, koyun keçi,et,süt ve diğer birlikler de bu uygulamadan olumsuz etkilenecek.
Pazartesi’den bu yana,Türkiye’nin bir çok bölgesindeki üretici birliklerinin başkanları, yöneticileri, teknik elemanları arıyor. Etki analizi yapılmadan, destekleri üreticiye doğrudan ödenmesinin büyük kaosa neden olacağı ifade ediliyor.
Bir birlik başkanının söylediği şu: “Üreticiye verdiğimiz hizmetlerden ve girdilerden dolayı 6 milyon lira alacağımız var. Bunu nasıl tahsil edeceğiz. Bizim verdiğimiz hizmetleri üretici piyasadan en az iki üç kat daha pahallıya alacak.Maliyetleri yükselecek. Zaten yüksek olan maliyet artışı üreticiyi daha büyük zarara uğratır. Bakanlık atacağı adımın nelere mal olacağını iyi hesaplamalı.”
Bir başka birlik başkanı ise, üreticiden yapılan kesintilerin sanki keyfi yapılıyormuş, ya da bu kesintileri birlik yöneticileri alıyormuş gibi yansıtıldığını belirterek şunları anlattı: “Bizim yaptığımız kesintiler belli. Kulak küpesi, suni tohumlama hizmeti veriyoruz bunun karşılığında bir kesinti yapıyoruz. Birlik üyesi olduğu için üretici soykütüğü bedeli ve yıllık aidat ödüyor. Bunu kesiyoruz.Resmi kesintiler var. Gelir vergisi, merkez birliği ve tarım il müdürlüğü dosya bedelini de o kurumlar adına tahsil ediyoruz. Şimdi destekler doğrudan üreticiye ödenirse ne olacak? Soy kütüğü tutulmayacak. Suni tohumlama ve küpe takma işlemini biz yapmayacağız. Üretici gidip piyasadan bu hizmetleri alacak. Daha ucuza mı alacak? Devlet adına gelir vergisini kim tahsil edecek? Atılan adım büyük kaosa neden olacak.”
Özetlersek, hayvancılık konusunda köklü değişiklikler olacak. Bu çalışmalar yapılırken etki analizi yapılarak, bir adım sonrasının ne olacağı iyi hesaplanarak ve sektörün görüşleri alınarak yapılmalı.

Bu makale ile ilgili yapılan yorumlar

Gıda,Hayvancılık,Kooperatifçilik: İlişkili Diğer Makaleler

En Son Yayınlanan Makaleler