Bu makalede ele alınan konular hakkında hızlı bir genel bakış.
Okulların açılmasına 3 hafta kaldı. Yapılan yasal değişiklikle 5 yaşındaki çocukların okula gönderilmesi zorunlu.Aileler endişeli.Çocuğunun zihinsel olarak okula başlayamayacağını kanıtlayacak bir rapor almaya çalışıyorlar.Milli Eğitim Bakanlığı ise 5 yaşta ve 4+4+4 temel eğitimde kararlı.Bakanlık, okulların fiziki şartlarının 5 yaşa uygun hale getirildiğini, tuvalet ve lavaboların boyunun küçültüldüğünü duyurdu.Eğitimde bu kadar büyük bir karmaşa varken,geçen eğitim öğretim yılının son bir ayında uygulanan “Okul Sütü Programı” gündeme gelir mi?
Çocukların sağlıklı gelişimi için büyük önem taşıyan “Okul Sütü Programı” bu yıl da uygulanır mı?
Hatırlarsanız bunda 4 ay önce (2 Mayıs 2012)“Okul Sütü Akıl Küpü” projesi başlatıldı. Proje kapsamında 7 milyon 200 bin öğrenciye haftanın 5 günü 200 mililitrelik uzun ömürlü süt ücretsiz olarak dağıtıldı. Süt dağıtımı 25 gün sürdü. Sonra okullar tatile girdi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatı ile başlayan projenin altyapısı yeterince hazırlanmamış ve aceleye getirilmişti. Daha doğrusu ciddiye alınmamıştı. Bu nedenle ilk günlerde yüzlerce çocuk içtiği süt nedeniyle hastaneye kaldırıldı.
Sütlerin bozuk olduğu söylendi. Çocukların süte karşı alerjisi olduğu ve büyük bölümünün daha önce hiç süt içmediği için hastalandığı söylendi. Bu kadar çok öğrenci hastalanınca aileler endişeyle okul yönetimlerine “dağıtılan sütün çocuğuma verilmesini istemiyorum” diyerek başvurdu. Bu nedenle dağıtılan sütün bir bölümünü çocuklar değil lavabolar içti. Siyasetçiler günlerce okul sütü üzerinden siyaset yaptı. Birbirlerine hakaretler yağdırdı. Okullar tatile girince süt dağıtımı da bitti tartışmalarda.
Smacımız biten bu tartışmayı yeniden alevlendirmek değil. O günlerde de defalarca yazdığımız gibi, “Okul Sütü Programı” bütün yanlış uygulamalarına, eksikliklerine rağmen özünde doğru bir projedir. Yasal bir düzenleme ile zorunlu hale getirilmelidir. Okulların açık olduğu sürede mutlaka uygulanmalı.
Okulların açılmasına üç hafta gibi kısa bir süre kaldı. Okul sütü programının uygulanıp uygulanmayacağı belli değil. Üretici, sanayici ve aileler eksikliklerinin giderilerek geçmiş uygulamadan ders alınarak “Okul Sütü Programı”nın yeniden uygulanmasını istiyor.
Bu konuda yeni bir çalışma var mı diye sorduk.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Hayvancılık Genel Müdürü Ali Karaca, bu konuda bir çalışma yaptıklarını ancak henüz netleşmediğini yakında bu konuda açıklama yapılacağını söyledi.
Ulusal Süt Konseyi Başkanı Harun Çallı, Bakanlıktan aldıkları bilgiye göre, piyasadaki süt arzına göre okul sütü programının uygulanıp uygulanmayacağına karar verileceğini ifade etti. Konsey olarak ve Ambalajlı Süt Sanayicileri Derneği(ASÜD) olarak yıllık maliyeti 300 -350 milyon dolar olarak tahmin edilen bu projenin okulların açık olduğu sürece uygulanmasını istediklerini belirtti.
Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliği Genel Sekreteri Hüseyin Velioğlu, okul sütü programının koşulsuz devam etmesi gerektiğine işaret etti.
Proje ile ilgili görüşlerimizi birçok kez dile getirdik tekrarlamakta yarar var:
“Okul Sütü Programı”nın yeniden uygulanmaması için hiçbir neden yok. Dünyada 50’den fazla ülkede bu program başarıyla uygulanıyor.
Birçok ülke bu projeye “arz fazlası sütü çocuklara içirmek” anlayışı ile bakmıyor. Çocukları piyasayı düzenleme aracı olarak ta görmüyor. Çocukların sağlıklı gelişimi için süt içmeleri gerektiğini düşünerek bu programı uyguluyor. Gelecek nesillere yatırım yapıyor.
Türkiye’de de çocukların sağlıklı gelişmesi, ihtiyacı olan proteini alması ve geleceğin sağlıklı nesillerinin yetiştirilmesi için bu projeye ihtiyaç var.
En son uygulamadan gerekli dersler çıkarılarak okulların açılması ile proje mutlaka yaşama geçirilmeli. Okulun açıldığı gün ders kitaplarıyla birlikte masalarda okul sütü de olmalı. Kaldı ki, ilkokula başlama yaşı 7’den 5’e düşürüldü. Okula giden 5 yaşındaki çocuğun süte daha çok ihtiyacı var. Okulların fiziki koşullarına verilen önemden daha fazlası o okullarda eğitim görecek çocuklara gösterilmeli.
Bu makale ile ilgili yapılan yorumlar