Tarımda 2011’in bilançosu…

Bu makalede ele alınan konular hakkında hızlı bir genel bakış.

Tarımda 2011’in bilançosu…

29 Aralık 2011

·

Ali Ekber Yıldırım

·

Köşe Yazısı

Güncelleme: Ara 29, 2011

Tarım sektörü açısından 2011’de çok önemli gelişmeler yaşandı. Dünya nüfusu 7 milyara ulaştı. Gezegendeki 7 milyar insanın 1 milyarının açlıkla karşı karşıya olduğu dikkate alındığında tarım ve gıdanın önemi her geçen gün daha da artıyor. Dünyaya yön verenlerin ortak görüşü geleceğin en stratejik sektörünün tarım ve gıda olacağı yönünde. Yeni bir yıla giriyoruz. Gelenek oldu. Geçmiş yılın değerlendirmesini yapacağız.
2011’de tarıma damgasını vuran gelişmeler özetle şöyle:

1-Bu yılın en önemli gelişmesi genel seçimdi. Seçim yılları geçmişten bu yana tarımda çok önemsenir. Siyasilerin tarıma bakışı seçim yıllarında farklılaşır. Üreticiler hatırlanır. Destekler daha erken ödenir. Geçmişten kalan çiftçi alacakları ödenir. Vaatler havada uçuşur. Bu seçimde de öyle oldu.12 Haziran 2011’de yapılan genel seçimde iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi(AKP) büyük bir başarı ile çıktı. Bu başarıda tarıma yönelik seçim yatırımları da etkili oldu. Seçim öncesinde ana muhalefet Cumhuriyet Halk Partisi(CHP) kapsamlı bir tarım raporu hazırladı. Fakat raporu anlatmakta zorlandı. Hükümetin uygulamalarından şikayetçi olan tarımcılar ezici bir çoğunlukla yine AKP’ye oy verdi. Seçimden sonra kurulan hükümette Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker koltuğunu korudu.
2-Bakanlığın adı değişti. 12 Haziran seçimine 4 gün kala 8 Haziran 2011’de Resmi Gazete’de yayınlanan Kanun Hükmünde Kararname ile Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nın adı 37 yıl önce olduğu gibi Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı oldu. Bakanlık yeniden yapılandırılıyor.Tarımsal Üretim ve Geliştirme Genel Müdürlüğü(TÜGEM), Koruma ve Kontrol Genel Müdürlüğü, Teşkilatlanma ve Destekleme Genel Müdürlüğü, Tarımsal Araştırmalar Genel Müdürlüğü, Dış İlişkiler ve Avrupa Birliği Koordinasyon Daire Başkanlığı ve daha bir çok birim kapatıldı.Yerine Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğü, Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü, Hayvancılık Genel Müdürlüğü, Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü, Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü, Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü gibi yeni birimler kuruldu. Bakanlık taşra teşkilatı da yeniden yapılandırıldı. Tarım İl Müdürlükleri, Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü oldu.
3- İlk kez bakan yardımcısı atandı. Önceki dönem AKP Diyarbakır Milletvekili olan Kudbettin Arzu Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakan Yardımcısı oldu.
4- Geçen yıl başlayan canlı hayvan, karkas et ve kurbanlık hayvan ithalatı 2011’de artarak devam etti. Et ve Balık Kurumu ihaleler yaparak ithalatı sürdürdü. 28 Aralık 2011 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan Bakanlar Kurulu Kararı ile Et ve Balık Kurumu’na verilen ithalat yetkisi 31 Aralık 2012’ye kadar uzatıldı.
5-Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, büyük hayvancılık işletmelerini “spekülatör” olmakla ve et fiyatını yükseltmekle suçladı. Koç Holding, Banvit gibi dev işletmeler yerli besi danası almaktan vazgeçti. En küçük işletmeden en büyük işletmeye kadar hemen herkes ithalatçı oldu. Türkiye’nin karkas et ve canlı hayvan ithalatı 1.5 milyar doları aştı. İthalat devam ederken yerli besici hayvanını kesmekte zorlandı. Çok sayıda işletme hayvanlarını zararına satarak sektörden çekilmek zorunda kaldı. Hükümet et ve canlı havan ithalatındaki vergi oranlarını defalarca değiştirdi.
6-Yıllar sonra Almanya ve Fransa gibi Avrupa’nın en önemli hayvancılık ülkeleri ithalata açıldı. Avrupa’nın ithalata açılması ile deli dana (BSE) hastalığı riski gündeme geldi. Macaristan ile ithalatta sorunlar yaşandı.
7- Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatı ile toptan et satışlarında katma değer vergisi(KDV) yüzde 8’den yüzde 1’e indirildi. Fakat, bu indirim tüketici fiyatlarına yansımadı. Binlerce ton et, binlerce baş canlı hayvan ithalatına ve toptan etteki katma değer vergisinin düşürülmesine rağmen kırmızı et fiyatı düşürülemedi. İthal edilen etin büyük bölümü yerli et diye satışa sunuldu.
8-Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, tarım sektörü 2011’in ilk 9 aylık döneminde yüzde 5.1 oranında büyüme kaydetti. Aynı dönemde ekonomideki büyüme yüzde 9.2 oldu. Yılın son çeyreğine ilişkin veriler yılbaşından sonra açıklanacak. Tarım sektörünün 2011’i büyüme ile kapatması bekleniyor.
9-Tarıma 2011’de 6.9 milyar lira destek verildi. Bu destekte en büyük payı hayvancılık sektörü aldı. Hayvancılığa verilen desteğin 1.4 milyar lira seviyesinde olması bekleniyor.
10- Avrupa Birliği,Türkiye’ye ilişkin 2011 İlerleme Raporu’nda tarımdaki gelişmeleri değerlendirirken bazı ilerlemelerin kaydedilmesine rağmen yeterli olmadığı özellikle canlı hayvan ve et ithalatından kapıların sonuna kadar açılması istendi.
11-Hayvansal ürünlerde piyasa düzenine geçilmesi için yasa taslağı hazırlandı. Ancak, çalışmalar 2012’ye kaldı.
12-Başbakan Recep Tayyip Erdoğan imzası ile 6 Eylül 2011 tarihli Resmi Gazete’de 2011/13 Sayılı “Yerli Ürün Kullanılması” genelgesi yayınlandı. Ancak, canlı hayvan ve et olmak üzere tarımda ithalat aynen devam etti. Türkiye’nin yılsonu itibariyle tarımsal ürün ihracatının 12 milyar dolara, ithalatının ise 13 milyar dolara ulaşması bekleniyor.
13-Güney Afrika Boynuzu’nu kasıp kavuran kuraklığa bağlı olarak on binlerce insan açlıktan öldü. Özellikle Somali’de yaşananlar, dünyada tarımsal üretimin, gıdaya ulaşmanın önemini gösterdi. Kendi kendine yeterliliğin palavra olmadığı bir kez daha kanıtlandı.
14-Ziraat Bankası’nın 2010’da başlattığı sıfır faizli kredi uygulaması 1 Ağustos 2011 itibariyle sona erdi. Ziraat Bankası’nda başarılı bir dönem geçiren Can Akın Çağlar’ın yerine Hüseyin Aydın getirildi. Hüseyin Aydın göreve geldikten sonra 11 genel müdür yardımcısını değiştirdi. Tarımsal kredi hacmi 24 milyar liraya ulaştı.
15-Biyogüvenlik Kurulu kararı ile genetiği değiştirilmiş organizmalı (GDO) 3 çeşit soya ve 13 çeşit mısırın ithalatına resmen izin verildi. Böylece ilk kez yasal olarak GDO’ lu ürünler Türkiye’ye girdi.
Tarımla ilgili elbette daha bir çok gelişme yaşandı.Yukarıda özetlediğimiz ve yer veremediğimiz bir çok haberi ilk kez siz DÜNYA okurlarına sunmanın heyecanını ve mutluluğunu yaşadık.
Kişisel yaşamımda da 2011’de önemli gelişmeler oldu. Siz okurlarımla bir bölümünü paylaşmıştım. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin Nezih Demirkent Özel Ödülü’nden sonra GDO ile ilgili haberlerle “ekonomi gazetecisi” ödülünü aldım. 
Ekin kızımıza kardeş geldi. Doğa’mızın 16 Haziran’da dünyaya gelmesiyle dört dörtlük bir aile olduk.
2012’de de yine tarımla ilgili haberleri herkesten önce sizlere ulaştırmayı görev bilerek yeni yılınızı kutlar sağlık ve mutluluklar dilerim.

Bu makale ile ilgili yapılan yorumlar

Tarım,Tarım Politikaları: İlişkili Diğer Makaleler

En Son Yayınlanan Makaleler