Ayçiçeğinde mevzuat karmaşası…

·

03 Eylül 2009

·

Bu makalede ele alınan konular hakkında hızlı bir genel bakış.

Ayçiçeğinde mevzuat karmaşası…

03 Eylül 2009

·

Ali Ekber Yıldırım

·

Köşe Yazısı

Güncelleme: Şub 22, 2024

Ayçiçeğinde hasat zamanı. Çukurova ve yöresinde hasat büyük ölçüde bitti. Trakya’da ise devam ediyor. Bu yıl beklenen üretim 800 bin ton civarında.
Türkiye’nin yağlık ayçiçeği tablosu pek parlak değil. Yıllık üretim ortalama 800-850 bin ton. Bu üretim iç talebi karşılamıyor. Bitkisel Yağ Sanayicileri Derneği’nin verilerine göre, Türkiye, 2008’de 456 bin ton ayçiçeği tohumu, 411 bin ton ham ayçiçeği yağı ve 204 bin ton ayçiçeği küspesi ithal etti. İthalatta ayçiçeği unu ve benzeri ürünler de var. Bu rakamlar yıllara göre büyük değişiklikler gösteriyor. Örneğin, 2007’deki ayçiçeği tohumu ithalatı 596 bin ton oldu. 2006’da ayçiçeği küspesi ithalatı 423 bin ton gibi çok yüksek seviyeye ulaştı. Diğer yağlı tohumlar da hesaba katılınca Türkiye’nin sadece 2008’de bitkisel yağ ithalatına ödediği döviz 3 milyar dolar. Dışa bağımlılığın bu kadar yüksek seviyede olduğu sektörde, dış ticaret politikası özellikle de ithalata ilişkin kararlar çok büyük önem taşıyor.
Yerli üretimi artıracak, içerideki üreticiyi koruyacak bir politikanın uygulanması gerekiyor. Fakat, Dünya Ticaret Örgütü’ne verilen taahhütler, yapılan anlaşmalar Türkiye’nin elini kolunu bağlıyor. Bir çok tahıl ürünü yüzde 100’ün üzerindeki gümrük vergisi ile korunurken, yağlı tohumlarda bu oran çok düşük seviyelerde. Yağlık ayçiçeği tohumunda yüzde 27, ham yağda yüzde 36 gümrük vergisi uygulanıyor. Bu oranlar, koruma sağlamaktan çok uzak.
Bu şartlar altında, Dış Ticaret Müsteşarlığı İthalat Genel Müdürlüğü son bir yılda ayçiçeği tohumu, ayçiçeği unu, ham ayçiçeği yağı ithalatı mevzuatında o kadar çok değişiklik yaptı ki; üreticinin, sanayicinin, ihracatçının, ithalatçının kafası karıştı. Piyasa alt üst oldu
Bu baş döndürücü gelişmeleri özetleyelim:
1- Geçen yıl Eylül’de ithalatta “referans fiyat” uygulamasına geçildi. Yağlık ayçiçeği tohumu ithalatı için ton başına 750 dolar, ham ayçiçeği yağı için ise ton başına 1650 dolar referans fiyat belirlendi. Bu, üreticiyi koruyan bir sistem olarak görüldü. Fakat, yasal düzenleme yerine, Dış Ticaret Müsteşarlığı İthalat Genel Müdürlüğü gümrüklere yazı göndererek referans fiyatların dikkate alınmasını istedi. İthalatçı firmalar bu uygulamayı yargıya götürdü. Referans fiyat üzerinden alınan gümrük vergisini talep etti. Bazıları geri aldı. Bazılarının mahkemesi sürüyor. Referans fiyat uygulaması ayçiçeği yağı piyasasında büyük bir karmaşaya neden oldu.
2- Dünyada fiyatların da düşmesi ile İthalat Genel Müdürlüğü, referans fiyatları aşağı çekerek, ayçiçeğinde 550$/ton, ayçiçeği yağında1250$/ton olarak belirledi. Bu değişiklik sorunu çözmek bir yana daha büyük bir karmaşaya yol açtı. Böylece üreticiyi koruyacak referans fiyat uygulaması fiyasko ile sonuçlandı. Dış Ticaret Müsteşarlığı bu uygulamadan vazgeçti.
3- Referans fiyat sisteminden vazgeçildikten sonra, 15 Temmuz 2009’da Resmi Gazete’de yayınlanan tebliğ ile bu kez “ithalatta gözetim” uygulamasına geçildi. Ayçiçeği çekirdeğinde 425$/ton ve ham ayçiçeği yağın da 1000$/ton üzerinden, tohumda yüzde 27, ham yağda yüzde 36 gümrük vergisi uygulanması kabul edildi. Bundan taviz verilmeyeceği ifade edildi. 
4- Taviz verilmeyeceği açıklanan tebliğ, sadece 20 gün sonra değiştirildi. Resmi Gazete’nin 6 Ağustos 2009 tarihli sayısında yayınlanan değişiklik ile daha önce, 425$/ton olan ayçiçeği tohumu gözetim birim kıymet (CIF) değeri 525 $/ton’a, 500 $/ton olan ayçiçeği tohumunun unu ve kaba unları birim kıymet değeri 525$/ton’a ve 1000 $/ton olan ayçiçeği tohumu yağı gözetim birim kıymet değeri değeri de 1250 $/ton’a yükseltildi.
5- Gözetim fiyatındaki değişiklikten iki gün sonra, 8 Ağustos tarihli Resmi Gazete’de Bakanlar Kurulu’nun “Yağlık Ayçiçeği Tohumu ve Ham Ayçiçeği Tohumu Yağı İthalatında Tarife Kontenjanı Uygulanması Hakkında Karar”ı yürürlüğe girdi. Uygulama Tebliği 15 Ağustos tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan karar ile, tarife kontenjanı çerçevesinde 1 Ocak 2010 ile 30 Haziran.2010 tarihleri arasında ayçiçeği tohumu ve ayçiçeği unu ithalatında yüzde 5, ham ayçiçeği yağı ithalatında ise yüzde 17 gümrük vergisi uygulanması öngörülüyor. Bu tarihler arasında tarife kontenjanı çerçevesinde ithalat yapanlar, ayçiçeği tohumunda ve unda yüzde 22, ham ayçiçeğiyağında ise yüzde 19 daha az vergi ödeyecek. İlk bakışta çok önemli bir avantaj. Fakat, çok ciddi bir engel var. Geçmiş yıllarda tarife kontenjanından yararlananlar iç piyasadan satın aldıkları ayçiçeği tohumu kadar ürünü ithal edebiliyordu. Bu yıl ise, satın alınan ürün kadar değil, satın alınan ürünün 15 Aralık 2009’a kadar işlenen miktarı kadar ithal edilecek.
Okurumuz ve sektörün duayenlerinden Ruhi Çetin, 33 yıldır sektörde olduğunu ve hiçbir dönem bu yıl ki karışık bir piyasanın yaşanmadığını söylüyor. Bu politikalarla sektörün tamamen dışa bağımlı hale geleceğini ekliyor. 
Tarife kontenjanı ile sektörü bekleyen tehlikeleri, sanayicinin, üreticinin görüşlerini gelecek yazıda paylaşacağız.

Tags:

Bu makale ile ilgili yapılan yorumlar

  1. şerif baykut 5 Eylül 2009 - 02:53 - Yanıtla

    Sayın yıldırım: Bu karmaşa değil ayçiçeği üreticisinin idam fermanıdır bu yıl 70 krş olan ayçiçeği yılbaşından sonra 60krş adüşecek şuan zaten maliyet70 krş civarında bu şartlar altında üretim nasıl yapılır birde 15 temmuz ile 6ağustos 2009 tarihleri arasında kim ne kadar ham yağ ithal etti bunuda araştırırmısınız zaten bugünkü mantık sen üretme ben dışarıdan ithal edrim mantığı saygılarımla.

  2. murat kocaman 5 Eylül 2009 - 06:29 - Yanıtla

    merhabalar
    öncelikle üretici adına olan mücadelenizi her geçen gün daha bir saygı ile karşılıyorum. Ayçiçeğinde yaşanan bu karmaşa bu sezon üreticiyi nasıl etkileyecek ve üreticinin ne yapması gerekiyor. üretici ne yapacağını bilmiyor. hep birlikte çözüm üretmemiz gerektiğini düşünüyorum. ayrıca bu yıl dünyada ayçiçeği üretiminin ve miktarının durumu nedir. bu konu ile ilgili konunun üreticiye aktarılması bu karmaşanın önüne geçecektir. iyi çalışmalar.

  3. Ali 7 Eylül 2009 - 07:14 - Yanıtla

    Çiftçimiz gizli anlaşmalara kurban ediliyor.
    Şöyle ki;
    Ayçiçek harmanına tam 2 ay kala ithal yağ vergileri düştü.Bu arada büyük firmalar-danışıklı dövüş-stoklarına yeteri kadar ucuz yağ koydular.Ardından ithal yağın vergisi tekrar arttı.
    Dolayısıyla piyasada ucuz ithal yağ varken,benim çiftçimini elindeki ayçiçeğin fiyatı diplere vurdu.
    Anlayacağınız şu:

    Bürokratlar işte büyük firmalar(ad vermek istemiyorum ama siz biliyorsunuz yine de)
    anlaştılar.Ucuz ithal yağ ile stoklarını doldurdular.

    Memur ne iş yapar?Bun denetlemez mi.Takibini yapmaz mı.Bürokratlar kimlerle anlaşmalı?

  4. Ali 7 Eylül 2009 - 07:16 - Yanıtla

    Diğer bir dikkat çekilmesi gereken nokta;

    Hipermarketlerde ayçiçek yağının 5 litresi 101-2 TL lere satılırken çiftçinin elindeki ayçiçeğinin ne kadar olmasını bekliyorsunuz?

    Devletin kilo başına destek verdiği bir ürünün fiyatının neden carrefourlarda migroslarda 10 TL lere satılmasını göz yumuyorsunuz?Devlet bu ürüne destek veriyor ancak destek boşa gidiyor..

Tarım: İlişkili Diğer Makaleler

En Son Yayınlanan Makaleler