Bu makalede ele alınan konular hakkında hızlı bir genel bakış.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2008’in son çeyrek büyüme daha doğrusu küçülme rakamlarını açıkladı. Türkiye ekonomisi 2008 yılının son üç aylık döneminde yüzde 6.2 küçüldü. Diğer ülkelerle karşılaştırıldığında rekor denilecek bir küçülme.
Başbakan Recep Tayip Erdoğan’ın “teğet geçti” dediği ekonomik kriz yüzde 6.2’lik küçülme getirdi. 2009 yılının ilk üç ayında iki haneli küçülme olması bekleniyor.
Ekonomi yüzde 6.2 küçülürken tarım sektörü bir çok soruna rağmen 4.6 büyüdü. Temel sektörler bazında bakıldığında imalat sanayi yüzde 10.8, inşaat yüzde 13.4, toptan ve perakende ticaret yüzde 15.4, ulaştırma yüzde 7.1 küçülürken tarım sektöründeki yüzde 4.6 büyümenin ayrı bir önemi var. Aylardan beri yazdığımız gibi krizin ilacı tarım sektörü oldu.
2008 yılının 12 aylık döneminde ise ekonomi yüzde 1.1 büyürken tarımdaki büyüme yüzde 4.1 oldu. 2007’de tarım sektörünün yüzde 7 küçüldüğü dikkate alındığında bu büyümenin önemi daha iyi anlaşılacaktır.
Elbette yazdığımız bu veriler devletin açıkladığı ve şimdilik geçerli olan verilerdir. Daha önce de dile getirdiğimiz gibi TÜİK, büyüme rakamlarını açıklarken önceki dönemlerin verilerini revize ediyor.Yani değiştiriyor. Bu iş o kadar abartılı yapılıyor ki, büyüme rakamları inandırıcı olmaktan çıkıyor. Bugün 2008’in son çeyreğinde tarım yüzde 4.6 büyüdü diye sevinirken bir bakmışsınız bir sonraki açıklamada küçülmeye dönüşmüş.
Nitekim, 2008 yılı birinci çeyrek büyüme rakamları açıklandığında tarımdaki büyüme yüzde 5.6 olarak açıklandı. Sonra bu rakam 2.6 olarak revize edildi. Yıl sonunda bir kez daha revize edildi ve büyümenin yüzde 8.1 olduğu açıklandı. Aynı dönem için üç ayrı büyüme rakamı var. Acaba tarım sektörü 2008 yılının ilk çeyreğinde ne kadar büyüdü?
Güvenilmez TÜİK verilerini bir yana bırakırsak, tarım sektörü açısından 2009’un daha iyi bir yıl olması bekleniyor.
Neye göre?
Elbette 2007 ve 2008’e göre daha iyi bir yıl olacak. En azından bu yıl ciddi bir kuraklık beklentisi yok.
Fakat yine de 2009’un tarım sektörü için çok parlak olacağını söylemek zor. Bunun çeşitli nedenleri var:
1- Hububat ekiminin yapıldığı 2008 sonbaharında gübre fiyatı çok yüksek olduğu için çiftçi yeterince gübre alamadı. Bu nedenle verim düşüşü olacak.
2- Tarımsal destekleme bütçesi 5.5 milyar liradan 5 milyar liraya düşürüldü. Çiftçi daha az destekle üretim yapmak zorunda kalacak.
3- Tarımsal ürün fiyatı birkaç yıldır yerinde sayıyor. Bazı ürünlerde ciddi bir gerileme var.
4- Ekonomik kriz nedeniyle tarım sektörüne yönelik Ziraat Bankası’nın ‘faizini ödemek şartıyla’ borç öteleme dışında hiçbir önlem alınmadı.
5- Dövizdeki artış, büyük ölçüde dışa bağımlı olan gübre, mazot, ilaç gibi temel girdilerde fiyat artışına neden olduğu için girdi kullanımı azalıyor. Üretim yapmak daha güç hale geliyor.
6- Seçim öncesinde tarımsal destekleme bütçesinin çok büyük bölümü harcandığı için 2010 yılının Mart-Nisan ayına kadar çiftçi alacakları ödenemeyecek.
7- Kriz nedeniyle kredi borcunu ödemekte zorlanan çiftçinin yeni kredi kullanması çok zor olacak.
8- İklim uzmanlarına göre bu yıl çok iyi yağış olmasına rağmen Nisan sonu veya Mayıs ayında yaşanması muhtemel aşırı sıcaklar gelişme çağındaki bir çok ürünü olumsuz etkileyebilir ve tarımdaki olumlu hava tersine dönebilir.
Daha bir çok etken sayılabilir. Fakat, genel beklenti bütün bu olumsuzluklara rağmen tarım sektörünün son iki yıla göre 2009’da daha olumlu bir seyir izleyeceği yönünde.
Tarımda yaşanacak her pozitif gelişme, krizdeki ekonomiye olumlu yansıyacaktır. Bu nedenle krizin etkilerini azaltmak ve tarımdan daha büyük katma değer elde etmek için zaman yitirilmeden mazot ve gübrede vergi indirimine gidilmeli. Haksız bir biçimde kesilen tarımsal destekleme bütçesi mutlaka artırılmalı. En önemlisi de çiftçiye üretimi sürdürecek şartların sağlanması ve moralinin yükseltilmesi gerekiyor.
TÜİK, Salı günü bu yılın ilk iki aylık (ocak-şubat 2009) dış ticaret verilerini de açıkladı. İhracatı artan tek sektör tarım. Yılın ilk iki ayında tarım ihracatı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4.8 arttı. İmalat sektöründe yüzde 26, madencilikte yüzde 47.5, balıkçılıkta yüzde 30.5 ve diğer sektörlerde yüzde39,2 ihracat düşüşü yaşandı.
Özetle, hor görülen, küçümsenen, hükümetin gözden çıkardığı, medyanın yan gözle baktığı tarım sektörü krize rağmen hem büyüyor, hem ihracatını artırıyor. Bunu sağlayan çiftçiye, ihracatçıya herkesin teşekkür borcu var.
Bu makale ile ilgili yapılan yorumlar
TARIM EKONOMIININ ILACI
AMA TARIMDA BÜYÜK BIR REFORM GEREKIYOR HER ISLETME SAYIBI MASAYA YATIRILMALIDIR
TÜRKIYE ININ ET VE SÜT ACIGINA KAPATMALIYIZ
PLANLI TARIM OLMALI HER ISLETMEYE BIR PLAN VERILMELI MESSELA 10 DÖNÜM ISLETMESI OLLAN 10 SEANEN KECISI BESLEMELI
satilik seanen kecisi ariyorum