Son yıllarda yıldızı parlayan ürünlerden birisi nar. 2000’li yılların başında 50 bin ton civarında olan nar üretimi, 2005’te 80 bin tona, 2006’da 91 bin tona ve geçen yıl 102 bin tona ulaştı. Birkaç yılda üretimin 400- 500 bin tona ulaşması bekleniyor.
Nar sadece meyve olarak tüketilmiyor. Nar suyu, konsantresi, ekşisi, sosu, sirkesi, tableti ve çekirdeği de yaygın olarak kullanılıyor.
Tüketimdeki artışta doktorların payı çok büyük. Doktorlar, narın kanser tedavisine, kalp hastalıklarına iyi geldiğini ve daha bir çok yararlı yönü olduğunu söyledikçe tüketim artıyor.
Tüketim artınca piyasada nar fiyatı yükseliyor. Daha iki üç yıl öncesine kadar pazarda kilosu 1 YTL’ nin altında satılan nar, kısa zamanda 3 YTL’ ye ulaştı. Bu fiyat artışı çiftçilerin dikkatinden kaçmadı. Çünkü Türkiye’de çiftçi üretim yaparken öncelikle ürünün fiyatına bakar. Hangi ürünün fiyatı yüksekse ertesi yıl onu üretir. Ektiği bir çok üründen zarar eden ve bir arayış içerisinde olan çiftçi baktı ki nar iyi para ediyor, nar üretimine yöneldi.
Nar ile yakından ilgilenen sadece çiftçiler değil. Uzun yıllar nar ile pek ilgilenmeyen meyve suyu üreticileri son birkaç yılda nar suyunu ve nardan ürünler üretmeye başladı.
Bugün piyasada nar suyu ve nardan elde edilen bir çok ürün diğer meyve suyu ve ürünlerinden daha pahalıya alıcı buluyor. Bir çok market ve bakkalda nar suyu, nar ekşisi, nar sirkesi bulmak mümkün.
Narın kilosu pazarda 2 – 3 YTL’ den satılıyor. Nar suyunun litresi 8 YTL, nar ekşisinin litresi 20 YTL, nar sirkesi ise 9 YTL civarında tüketiciye sunuluyor.
İhracatta da ciddi bir gelişme var. Türkiye 2006’da yaklaşık 11 bin ton nar ihraç ederek 11 milyon dolar döviz girdisi sağladı. 2007’de ihracat 13 bin 731 tona ve döviz geliri de 16 milyon 860 bin dolara ulaştı. İhracatçılar, iç piyasada fiyatların yüksek olması nedeniyle ihraç edecek ürün bulmakta zorlandıklarını ifade ediyor. Üretimin artması ile ihracatın çok daha artacağına dikkat çekiyor.
Üretimde ve tüketimdeki hızlı artış trendi dünyanın sayılı nar üreticilerinden Türkiye’ye önemli bir avantaj sağlıyor. Nar üretimi akılcı bir politika ile artırılabilirse, Türkiye bu üründen çok yüksek oranda katma değer sağlayabilir. İç piyasada sanayicinin, tüketicinin talebini karşılamak, ihraç edilebilir kalitede nar üretmek için planlı ve ciddi bir çalışma yapılması gerekiyor.
Plansız bir şekilde, çeşidine, kalitesine bakılmadan ‘nasıl olsa yüksek fiyattan satılıyor’ denilerek çiftçi dağa taşa bulduğu her yere nar fidanını dikerse ileride üretim başa bela olur. Bu nedenle nar dikmek isteyen çiftçilerin mutlaka uzmanlara, üniversitelere, ziraat mühendislerine danışmalı. Türkiye’de yaygın olarak yetiştirilen ve ihracatı yapılan nar çeşidi Hicaznarı olarak bilinir. Fakat bölgesel özellikleri de dikkate alarak bölgeye uygun çeşidin seçilmesi çok önemli.
sayın hocam nar ile ilgili yazınızı ilgiyle okudum.bende izmirde çekirdeksiz nar fidanı üretiyorum diğerlerine göre dört beş kat pahalıya satılan bu nar fidanlarını internet aracılığıyla bütün türkiyeye duyurdum kargo vasıtasıyla edirneden trabzona antep e kadar gönderdim.çalışmalarınızda başarılar dilerim. saygılar ahmet koç orman ağaçlandırma memuru 05423271682
mrb.lar,
babamın 20 dönüm nar,ı 40 dönüm limon,u 10 dönüm portakalı var.antalyadan her yıl geliyorlar diye etraftaki firmalara vermedi ama antalyadaki firmada gelmedi.açıkçası ben endişe duymaya başladım.piyasa ne durumda bilgi verirseniz sevinirim
üretmek için çabalayan, ürününü olduğu zaman satamayan.satsada beş para kazanamayan zavallı çiftçilerimiz.artık birşeyler yapma zamanı gelmedimi.ankaradakiler biraz da sizin dertlerinizi dinlerseler.oy alacakları zaman siz onları dinlersinizde…..
iyide bu adım soyadımdan sonra otomatik çıkan said ne demek oluyo anlamadım
bilgileriniz için teşekkürler.ben genç bir girişimciyim.narın ve diğer kullanım alanları için ihraç pazarları arayışındayım.henüz kararımı vermedim ama yeterli bilgi elde edince bu işin üstesinden gelebilecek kişilerle iltibata girmeyi düşünüyorum…bilgileriniz yardımcı oldu.tekrar teşekkürler.