Bu makalede ele alınan konular hakkında hızlı bir genel bakış.
Tütün Yasası’nın çıkarıldığı 9 Ocak 2002’den bu yana ilk kez yerli tütün üretiminin artırılması, sigara üretiminde yerli tütün kullanımının artırılmasına yönelik bir düzenleme yapılıyor. Türkiye Büyük Millet Meclisi Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonunda görüşülen ve daha sonra genel kurulda ele alınacak “Gıda, Tarım ve Orman Alanında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Teklifi” (Torba Yasa) ile tütün konusunda önemli değişiklikler öngörülüyor.
Üreticiye ödül ve ceza
Kanun teklifinde yer alan düzenleme ile üretim artışını desteklemek amacıyla sigara üretiminde kullanılacak yerli tütün oranı 2024 yılına kadar kademeli olarak yüzde 30’a çıkarılıyor. Ancak, aynı düzenleme ile çok uluslu sigara şirketlerinin pazarını daraltan sarmalık tütün kullanımına ise önemli cezalar getiriliyor.
Güneydoğu’da da Ege tütünü ekiliyor
Tütün ekiminde bölgeler arasında önemli değişiklikler yaşanıyor. İhracata yönelik üretilen Ege Tütünü son yıllarda Adıyaman ve yöresinde de sözleşmeli olarak ekilmeye başlandı. Bu nedenle Güneydoğu’da üretim artarken Ege ve Karadeniz Bölgesi’nde üretim azalıyor.
Türkiye, 18 yıl sonra yerli tütün üretimini artırmak için yasal düzenleme yapıyor. Piyasaya hakim olan çok uluslu sigara şirketlerinin iç piyasaya yönelik üretimlerinde yüzde 12’ye kadar düşen yerli tütün kullanım oranı 2025 yılına kadar yüzde 30’a çıkarılması öngörülüyor. Yerli üretimi artırması beklenen bu düzenlemenin yanı sıra sigara fiyatlarının pahalı olması nedeniyle yerli sarmalık tütüne getirilecek cezalar ise hem üreticiyi hem de tüketicileri endişelendiriyor.
2000’li yıllara kadar dünyanın önemli tütün üreticilerinden olan ve halen oryantal (şark) tütün üretiminde ilk sırada olan Türkiye, 2002 yılında çıkarılan Tütün Yasası sonrası üretimde büyük gerileme yaşadı. Tütün Yasası çıkarıldıktan sonra sözleşmeli üretim modeline geçilmesi ile üretim büyük oranda çok uluslu sigara tekellerinin denetimine geçti. Sigara üreticileri ve tütün ihracatçıları kiminle sözleşme yaparsa sadece o üreticilerin üretim yapabileceği bir sistem kuruldu. Bu yeni sistemle tütün ihracatçısı olan Türkiye, tütün ithalatçısı oldu. Üretilenden daha fazlası ithal edilmeye başlandı.
Üretim 400 bin tondan 50 bin tona düştü
Getirilen sözleşme modeli ile çok uluslu sigara tekelleri ve sözleşmeli üretim yaptıran tütün şirketleri kiminle sözleşme yaparsa sadece o üreticiler üretim yapabiliyor. Sigara harmanlarında da yerli tütün üretimi hızla düştü. 2002 yılında yüzde 40’ın üzerinde olan yerli tütün kullanım oranı 2019’da yüzde 12’ye kadar düştü.
Kaynak: Tarım ve Orman Bakanlığı
Tütün Yasası’nın kabul edildiği 2002 yılı öncesi yıllık 350-400 bin ton olan tütün üretimi son yıllarda 80 bin tona, bazı yıllar 50 bin tona kadar geriledi. Yasanın çıkmasından sonra geçen 18 yılda ilk kez üretimin artırılması, sigaralarda kullanılan yerli tütün oranının artırılması gündemde.
Yerli tütün kullanım oranı yüzde 30’a çıkarılıyor
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde Tarım,Orman ve Köyişleri Komisyonu’nda görüşülen torba yasa ile sigara imalatında yerli tütün kullanım oranı 2022’den başlamak üzere kademeli olarak 2025 yılında yüzde 30’a çıkarılması öngörülüyor. Düzenlemeye göre, 2022 yılından yerli tütün kullanım oranı yüzde 17’ye, 2023 yılında yüzde 21’e 2024 yılında yüzde 25’e ve nihai olarak yüzde 30’a çıkarılması öngörülüyor. Ayrıca, Cumhurbaşkanına bu oranın yüzde 45’e çıkarılması, yüzde 15’e indirilmesi yetkisi veriliyor.Bu oranlara uymayan sigara üreticilerine kullanmadıkları yerli tütün miktarına göre kilo başına 8 ile 12 lira para cezası getiriliyor.
Kaynak: Tarım ve Orman Bakanlığı
İzinsiz üretime ve satışa hapis cezası
Yüksek vergilerle fiyatı yüksek olan paket sigara yerine, yerli üretim olan sarmalık tütün talebi her geçen gün artıyor. Paket sigara alamayan sigara tüketicisi sarmalık tütün, sigara kağıdı alarak kendisi sararak içiyor veya bunu üretip satanlardan alıyordu. Yasa ile, izin alınmadan bu tür üretim yapan,satan veya bulunduranlara ağır cezalar getiriliyor. Torba Yasa’nın 13. maddesine göre; Tarım ve Orman Bakanlığından (Bakanlık) izin almadan makaron, yaprak sigara kağıdı ve sigara filtresi fabrikası veya imalathanesi kuran ve işletenler, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis ve 5 binden 10 bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılacak.
Yine aynı madde ile ;
– Bakanlıktan belge almamış kişilerden makaron ve yaprak sigara kağıdı alanlara veya bu kişilere makaron ve yaprak sigara kağıdı satanlara,
– Belgesinde belirtilen işyeri dışında satış yapan toptan veya perakende makaron, yaprak sigara kağıdı satıcılarına,
– Bakanlıktan satış belgesi almadan makaronun ve yaprak sigara kağıdının toptan veya perakende satışım yapanlara,
– Bakanlıktan uygunluk belgesi almadan sigara filtresi üretenler ile satanlara,
– İnternet, televizyon, faks ve telefon gibi elektronik ticaret araçları ya da posta ile sipariş yöntemi kullanarak makaron, sarmalık kıyılmış tütün ve yaprak sigara kağıdı satanlara bu cezalar uygulanacak.
Üretici ve tüketici korunmalı
Ziraat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Torba Yasa ile ilgili kapsamlı bir değerlendirme yaptı. Tütün konusundaki düzenlemelere ilişkin Ziraat Mühendisleri Odası’nın görüşü özetle şöyle: ” 2002’de kabul edilen Tütün Yasası ile getirilen kısıtlamalar ve TEKEL’in özelleştirilmesi sonrası tümüyle dışa bağımlı hale gelen tütün sektöründe sigara fabrikalarına yüzde 30’luk yerli tütün kullanım zorunluluğunun 2022 yılından itibaren başlamak üzere kademeli olarak uygulanacak olması, yerli tütün üretiminin artması anlamında olumludur. Bu kapsamda tütün üreticisine yönelik gerekli tarımsal desteklerin planlanması ve yürürlüğe girmesi önemlidir.
Düzenlemede yer alan Cumhurbaşkanının yerli tütün kullanımını %45’e kadar arttırma yetkisi uygun olarak değerlendirilmektedir. Ancak genel gerekçe ile çelişir şekilde %15’e kadar indirme yetkisinin maddeden çıkarılması gerekmektedir.
” 4733 sayılı Tütün, Tütün Mamulleri ve Alkol Piyasasının Düzenlenmesine Dair Kanun’unun 4/B maddesinde değişiklik yapılarak makaron, yaprak sigara kâğıdı, sigara filtresinin ve alkolün üretiminin ve satışının Tarım ve Orman Bakanlığı’nın denetiminde gerçekleştirilmesi tütün piyasasına hâkim çokuluslu şirketlerin pazar alanlarını daraltan sarma tütün kullanımının engellenmesine de neden olacaktır. Büyük çoğunluğu yerli tütünden üretilen bu ürünlerin kullanıcılarına sağlıklı ve sanayi üretiminden ucuz fiyatla teminini sağlayacak düzenleme yapılmalıdır.Tütün mamullerinin ve alkolün sağlığı dikkate almayan kayıt dışı üretimi ve yasa dışı ticaretini önlemek bakımından denetimin Tarım Orman Bakanlığı’na verilmesi kamu sağlığı bakımından değerlidir.”
Yerli tütün kullanımının artırılması önemli
Tütün Eksperleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Servet Yaprak, yerli tütün üretimini artıracak bu düzenlemenin önemine değinerek;” Yerli tütün kullanım oranı 2000’li yılların başında yüzde 40’ın üzerindeyken bugün yüzde 12 seviyesinde. Bu oranın artırılması çok önemli bir adım. 2021 ürünü sözleşmeleri yapıldığı için yerli tütün kullanım oranı 2022’den itibaren artırılması öngörülüyor. Bu oranlarda değişiklik yapılabilir. 2022 yılı için yüzde 20, 2023 yılı için yüzde 25, 2024 yılı için yüzde 30 şeklinde yeniden düzenlenirse daha hızlı bir biçimde üretim artırılabilir. Yapılan yeni yasal düzenlemelerle kayıt dışı sarmalık kıyılmış tütün ticaretinin satış ve pazarlama kanallarının bir kısmı, 5607 sayılı yasa hükümleri kapsamında 3 ile 6 yıl hapis cezası kapsamına alınmıştır. Bu itibarla kayıt dışı tütün üretimi yapan üreticilere ilişkin yasal yollardan ürününü satma konusunda bir çözüm yolu üretmek için ilgili madde düzenlenmiştir. Ancak maddenin var olan şekli ile 2021 tütün üretim yılı tütünlerin tarlaya dikilmesi nedeni ile kaçırılmış ve bu yıl üretilecek tütünler için bir sıkıntının baş gösterdiği görülmektedir. Bu itibarla kayıt dışı tütün üretimi yapan üreticilerin mağduriyetlerinin giderilmesi için beş yıl yerine üç yıllık bir eylem planının öngörülmesi uygun olacaktır. 2020 yılında SunCured Virginia (Güneşte Kurutulmuş ) ve diğer büyük yapraklı tütünler için 10 milyon kilogram civarında sözleşme yapıldığı firmalar tarafından Tarım ve Orman Bakanlığına resmi olarak bildirilmiştir. Dolayısı ile tütün mamulü üreticisi firmalar tarafından, kanunla belirlenen yasal limitler dahilinde bir arz sorunun olmadığı görülmektedir.Bu itibarla bu takvimin 3 yıl içinde düzenlenmesi kamu yararı açısından uygun olacaktır.”
Kaynak: Tarım ve Orman Bakanlığı
Karadeniz tütünü tehlikede
“Kaçak tütün” yaftasından kurtulmak için kooperatifçiliğin önemine değinen Servet Yaprak: “Genel olarak bakıldığında üretici kooperatiflerine yatırım maliyetinde kolaylık getiren düzenlemeler yapılmıştı. Bu düzenleme ile kooperatiflerin kurulması belki gerçekleştirilebilir ancak ayakta kalması veya yaşaması mümkün görünmemektedir. Tek başına sarılıp kıyılan tütünlere satış ve pazarlama kanalında ayırımcı ve koruyucu bir yaklaşım sergilenmezse bu alandaki üretim sürdürülemez. Karadeniz Bölgesi’nde son yılların üretim rakamlarına bakıldığında sürekli olarak alıcı talebinde bir düşüş ve üretim miktarlarında azalma yaşanmaktadır. Tarım Bakanlığımız ve ilgili Sivil Toplum Kuruluşları bu gidişatı dikkatle değerlendirerek bir çözüm planı ortaya koymalıdır. Eğer yabancı tütün harmanlarından Karadeniz tütünü çıkarılırsa toplam rekoltenin yüzde 50 daha azalması beklenebilir.” dedi.
Tütün destekleme kapsamına alınmalı
Üreticilere yıllardır ödenen avans ödemelerinde sıkıntı yaşandığını da vurgulayan Yaprak sözlerini şöyle sürdürdü: “Ege ve Karadeniz bölgesinde üretici avanslarında sıkıntı yaşanmaktadır. Dolar kuru yükselmesine rağmen yetersiz avans dağıtımı veya avans vermeme eğilimi görülmektedir. Üretici avansı yeni bir olgu değildir tütün üretiminin öteden beri doğasında vardır. Üretimi ve ekici elinden çıkışı 11 ayı bulan bir üründe avans zorunludur. 4733 sayılı yasadan önceki dönemlerde üretici Tarım Kredi Kooperatifleri veya Ziraat Bankası’ndan tarımsal kredilerle birlikte TEKEL avansı – Pey Akçesi ile fiilen üretimini finanse etmekteydi. Bu konu üretimin sürdürülebilirliği açısından önemlidir.”
Bu makale ile ilgili yapılan yorumlar
Cumhurbaşkanımız ‘bırak şu sigarayı’ demez artık.