Antalya’da hortumdan zarar gören üretici “özel nakdi yardım” istiyor

Bu makalede ele alınan konular hakkında hızlı bir genel bakış.

Antalya’da hortumdan zarar gören üretici “özel nakdi yardım” istiyor

27 Kasım 2017

·

Ali Ekber Yıldırım

·

Köşe Yazısı

Güncelleme: Şub 22, 2024

Antalya’da hortumdan zarar gören üretici “özel nakdi yardım” istiyor

Antalya’da 13 Kasım’da yaşanan hortum,dolu,aşırı yağış ve fırtına nedeniyle tarım alanlarında meydana gelen hasarla ilgili olarak Antalya Tarım Konseyi çarpıcı veriler içeren bir rapor hazırladı. Raporda yaşanan felaketin boyutları ortaya konulurken, alınacak acil önlemler ve uzun vadeli önlemler tek tek sıralandı.Seracılar acil olarak Bakanlar Kurulu Kararı ile özel nakdi yardım yapılmasını istiyor.
Şiddetli yağış sonrasında; Antalya’ nın Kumluca, Finike, Demre İlçelerinde hortum, Kaş İlçesinde dolu ve Kemer ilçesinde de şiddetli fırtına nedeniyle tarım alanları, meyve bahçeleri ve özellikle de sera alanlarında büyük çaplı hasarlar meydana geldi.
Antalya Tarım Konseyi, yaşanan hasarın boyutlarını,alınacak acil önlemleri ve uzun vadeli önlemleri içeren kapsamlı bir rapor hazırladı. Raporda, Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü tarafından yapılan ön hasar tespit açıklamalarına yer verildi. Buna göre; afetten yaklaşık 750 civarında üretici ve 2600 dekar alan etkilendi. Afette zarar gören sera alanı Kumluca’ da 520 dekar, Finike’ de 200 dekar, Demre’ de 267 dekar, Kaş’da 840 dekardır. Finike’ de 800 dekar, Demre’ de ise 13 dekar meyve bahçesinin (zeytinlik) etkilendi.”

Alınması istenen acil önlemler

Antalya Tarım Konseyi Başkanı Ali Çandır, hazırladıkları rapor ile alınması gereken acil önlemleri şöyle sıraladı: “Afet bölgesinde yeniden yapılanma süreci için üreticilere acil nakit destek sağlanmalıdır. Bu bölge şu an ki 7269 Sayılı Yasa’ ya göre Afete Maruz Bölge ilan edilememekte ve Anayasamızın 119. Maddesi’ ne göre de OHAL Bölgesi de ilan edilememektedir. Tek çözüm Bakanlar Kurulu Kararı ile yöreye sağlanacak bir özel nakdi yardımdır. Bu nakdi yardımın miktarı kadar veriliş şekli de çok önemli olacaktır. Dönüm başına yapılacak ödemeler yaşam payı ve yeniden üretim olarak iki kısımda düşünülmelidir. Yeniden üretim desteklemelerinin yöre tarımını yeniden ayağa kaldırması ve amacına uygun kullanılması için faturaya bağlı yapılması çözüm olabilir. Bu süreçte yeniden kurulacak seraların da sigorta mevzuatına uygun, afetlere daha dayanıklı (statik ve mukavemet gibi mühendislik hesapları doğru yapılmış, rüzgar yönüne göre inşa v.b.) inşa edilmesi için gerekli tedbir alınarak destekleme yapılmalıdır.”

Borçlar 3 ay değil 1 yıl ertelenmeli

Antalya Tarım Konseyi’nin raporunda Ziraat Bankası kredilerinin 3 ay ertelenmesinin yeterli olmadığı belirtilerek:” Bahçesi ve serası zarar gören çiftçilerin, yenilerini inşa edip üretime başlamadan borçlarını ödeyemeyecekleri aşikardır. En az 1 yıl erteleme ve kredilerin vadelerinin uzatılarak yeniden taksitlendirilmesi gerekir.”denildi.

Hortumdan zarar görmeyen seralarda da sorun var

Raporda özellikle hortumun zarar vermeden geçtiği seralarda halen devam eden elektrik enerjisi sorunu yaşandığı belirtilerek şu bilgilere yer verildi:” Bu sorun sebebiyle üreticiler geride ve ayakta kalan seralarında basınçlı sulama yapamamaktadır. Ayrıca önümüzdeki birkaç gün içinde düşmesi beklenen hava sıcaklıkları ile ısıtma ihtiyacı ortaya çıkacak olup, bakım ve diğer kapalı alan uygulamaları için elektrik enerjisi gerekecektir. TEDAŞ bölgedeki çalışmasına başlamış olsa da, zorlu arazi koşulları sebebiyle enerji nakil hatlarının tamamlanması işlemi gecikmiştir. Geride kalan seralarda muhtemel kayıpların azaltılması için Yerel Yönetimler bölgede destek verebilir.”

Cam tehdidi

Özellikle parçalanan cam seraların tarım alanlarına yayıldığı ve toprağa karıştığı vurgulanan Rapor’da:” bu durumun bölgedeki tarla ve seralarda çalışan işçiler için tehdit oluşturacak olup, toprağın belirli bölgelerde elenmesi gerekecektir. Bu kısımda da yerel yönetimlerin desteği alınabilir.” ifadelerine yer verildi.

Uzun Vadeli Önlemler

Antalya Tarım Konseyi’nin hazırladığı raporda uzun vadeli olarak alınması gereken önlemler ise şöyle sıralandı:

1- Antalya körfezinin batısı sürekli olarak yoğun hava koşullarına bağlı afet bölgesidir. Sık sık bu bölgede fırtına, sel, baskın, hortum, dolu gibi doğal afetler yaşanmaktadır. Buralarda meydana gelen kayıplar yalnızca çiftçilerin ve ailelerinin geçimini değil; Türk tarım sektörünün ilerlemesini, Antalya ve Türkiye ekonomisinin büyümesini önlemektedir. Bu ve benzeri, sürekli tekrar eden afet yaşanan bölgeler havza sisteminde tespit edilip; bu bölgelerdeki tüm tarım alanlarında sigortalılık zorunlu hale getirilmeli, sigortalılıkta Devlet katkı payı ise yüzde 70’ e çıkarılmalıdır.
2- Şu an ki TARSİM mevzuatı bu bölgedeki pek çok sera alanını, özellikle de cam sera alanlarını devre dışı bıraktığı için; mevzuata mevcuttaki bu alanları da kapsayacak şekilde bir düzenleme getirilebilir.
3- Afetlerden sonra kurulacak kriz masalarına İl ve İlçelerde sivil toplum kuruluşlarının daha aktif katılımı sağlanmalıdır.
4- Meteorolojiye bağlı erken uyarı sistemi daha aktif kullanılmalıdır. Tarım İlçe Müdürlükleri özellikle modern seralar için alınabilecek bazı tedbirler için (rüzgara bağlı yoğun hava koşullarının beklendiği günlerde plastik seralarda havalandırma pencerelerinin sıkıca kapatılması gibi- aşırı rüzgar sera içine girdiğinde, seradaki başka yerdeki plastiği patlatarak çıkar-) üreticileri uyarmalıdır.
5- Yeni oluşturulacak tüm seralarda; Dolu riski için seralarda temperli sarsıntı ve darbelere dayanıklı cam ya da dolu ve darbeye dayanıklı, esnek, UV içeriği yüksek plastik örtüler kullanılması mevzuatla destekleme kapsamına alınabilir.
6- Sera arazilerinin çevresi sağlam/dayanıklı ve kalın gövdeli ağaçlarla ağaçlandırılmalıdır. Bu set rüzgara bağlı oluşacak pek çok doğal afette bariyer görevi görecektir.

Afet, sigortaya talebi 10 günde iki kat artırdı

Antalya Tarım Konseyi Raporu’nda yer alan TARSİM verilerine göre; Antalya genelinde sigortalılık oranı örtüaltı tarımda ortalama yüzde 20, turunçgil bahçelerinde ise ortalama yüzde 85 civarındadır. Bölgede meyve bahçelerinde TARSİM’ e özellikle dolu paketine ilave don teminatı da yaptırılıyor.Zarar gören sigortalı alanlarda TARSİM tespitleri tamamlandı ve 21 Kasım tarihi itibari ile TARSİM üreticilere ödemelere başladı. Son 10 gün içinde bu ilçelerde TARSİM’ e yeni poliçe kaydında 2 kat artış görülmüştür.

Antalya Tarım Konseyi’nin alınmasını istediği önlemler

— Bakanlar Kurulu Kararı ile yöreye özgü özel nakdi yardım yapılsın
— Ziraat Bankası kredileri 3 ay yerine 1 yıl ertelensin
— Hortumdan zarar görmeyen seraların enerji sorunu çözülmeli
— Risk altındaki bölgelerde tüm tarım alanlarında sigortalılık zorunlu hale getirilmeli, sigortalılıkta,devlet katkı payı ise yüzde 70’ e çıkarılmalı
— Yerel yönetimler gerekli önlemleri alarak üreticilere destek olmalı

Bu makale ile ilgili yapılan yorumlar

En Son Yayınlanan Makaleler