Çiftçi süt ineklerini satmak için hayvan pazarında

Bu makalede ele alınan konular hakkında hızlı bir genel bakış.

Çiftçi süt ineklerini satmak için hayvan pazarında

28 Şubat 2019

·

Ali Ekber Yıldırım

·

Köşe Yazısı

Güncelleme: Şub 23, 2024

Çiftçi süt ineklerini satmak için hayvan pazarında

Gün doğmadan pazara ulaşmamız gerekiyor. Bu nedenle, Aydın Nazilli’deki hayvan pazarına gitmek için sabaha karşı 04.30’da İzmir’den yola çıktık.

Gündüz gözüyle hayvan alıp satmak yerine gecenin karanlığında hayvan ticareti başlıyor. Nazilli’deki pazara özgü bir durum değil. Genel olarak hayvan pazarları gün doğmadan karanlıkta açılıyor. Bazılarında ışıklandırma olmadığı için teknolojiden yararlanılıyor, cep telefonunun ışığıyla hayvan seçiliyor.

Pazar yerine yaklaştığımızı yol boyu bekleyen saman yüklü kamyonlardan anlıyoruz. Türkiye’nin değişik bölgelerinden gelen satıcılar ellerindeki kaba yemi satmaya çalışıyor. Hayvan pazarı dışında bir de saman ve ot pazarı oluşmuş.

Hayvanların böğürme sesi karanlığı yararak dalga dalga yayılıyor. Girişte sol tarafta lokal,restaurant var. Lokale kahvehane deniliyor. Oturacak yer bulmak zor. Hemen yandaki içi boş idari binanın camında pazarın açılış saati 07.00 yazılsa da biz saat 06.30’da pazara girdiğimizde satışlar çoktan başlamıştı.

İdari binanın camında pazarın işleyişi, hayvan sağlığı başta olmak üzere dikkat edilmesi gereken kurallarla ilgili Aydın Valiliği Tarım İl Müdürlüğü’nün yazısı asılı.Yazılı kuralın hiçbiri uygulanmıyor. Her konuda olduğu gibi kurallar kağıt üzerinde var,uygulamada yok.

Denetim yok, pasaport affı var

Canlı hayvanları taşıyan kamyonlar,kamyonetler pazarın girişinde “dezenfeksiyon” çukurundan geçerek içeri giriyor. Dezenfeksiyon çukurunda yağmurdan kalan su birikintisi var. Girişte herhangi bir kontrol, denetim yok. Hayvanların pasaportu, aşıları,sağlık raporu veya diğer konularda herhangi bir kontrol yok. Hayvan pazarına kaç hayvan girdi kaç hayvan çıktı belli değil. Hayvanlar pazara girerken sağlık raporu sorulmuyor. Satıldıktan sonra pazardan çıkarken sağlık raporu isteniyor. Rapor hayvana bakılarak verilmiyor. Parasını verip alıyorsunuz.
Deyim yerindeyse hayvanını kapan pazara getiriyor. Birisi hırsızlık yapsa hayvanları burada rahatlıkla satabilir.

Fiziki yapıyla ilgili bir sorun yok. Pazar yeri çok iyi inşa edilmiş. Hayvanlar için çok sayıda padok(bölme) yapılmış. Bir kaç tabelada “Hayvanları bağlamak yasaktır.Bağlayanlar Hakkında cezai işlem uygulanacaktır” uyarılarına rağmen bazı padoklar boş dururken bir çok satıcı hayvanı yoldaki demirlere bağlıyor. Müdahale eden yok.Uyarı tabelası var.Ama cezai işlem yok.

Hayvan sağlığı konusunda olduğu gibi, alım satım,kayıt konusunda da hiç bir önlem yok. Varsa da bunu görmüyor, hissetmiyorsunuz. Alım satım yapılıyor paralar sayılıp cebe konuluyor.
İnsanlar gibi hayvanların da bir pasaportu var. Bu pasaportta hayvanın cinsi,kime ait olduğu,aşılarının yapılıp yapılmadığı gibi bilgiler var. Hayvan alım satımında bu pasaportun olması gerekiyor. Fakat, hükümet 31 Mart’a kadar “pasaport affı” getirdiği için pazarda pasaportsuz hayvan alınıp satılıyor. İşini doğru yapanlar var.Fakat yetmiyor.

Hayvan pazarları için en büyük tehdit hastalıklar. Hayvanlar satılmak üzere pazar pazar dolaştırılıyor.Hayvanda hastalık varsa yayılıyor. Alıcılar, Pasteurella hastalığından şikayet ediyor. Hayvanı alıp çiftliğe götürdükten sonra görülüyor. Aşısı 15-20 lira.Bu aşı yapılmadığı için 4-5 bin liralık hayvan telef oluyor. Bu aşının da zorunlu olması isteniyor.

Pazarda danadan çok inek var

Pazarın en dikkat çekici ve üzücü tarafı çok sayıda inek olması. Danadan çok daha fazla inek var. Henüz yeni doğum yapmış süt inekleri yavrusuyla birlikte satılıyor. İnek satanların söylediği tek şey; “Yem pahalı,süt ucuz.Artık bu işi yapamıyoruz.”
Çiftçi süt para etmediği için ineğini satarken, satışa getirilen ineğin sütünü sağıp para kazanan da var. Süt ineklerinin sayısı o kadar fazla ki aralarda bir kaç kadın elinde büyük bidon ve bir deterjan veya yoğurt kabı ile memelerinden süt akan inekleri sağıyor.
Her salı pazara geldiğini söyleyen yaşlı kadın:” Haftada bir bidon süt ancak sağıyorum. Götürüp mahallede satıyorum.” dedi.

İşi daha modernize edenler de var. Bir genç girişimci(!) seyyar süt sağım makinası getirmiş. Satılmak üzere bekleyen inekleri sağıyor.Sütü götürüp satıyor. Bu girişim bile pazarda satılan inek sayısı ve yoğunluğunu anlatmaya yeter sanırım.

Nazilli Hayvan pazarını en iyi bilen, satıcıların da alıcıların da vereceği fiyatı hakkaniyetle kabul ettiği Erol Çatıkkaş ile sohbet ediyoruz. Soyadına hiç te uymayan samimi,güleç bir yüzü var. Anlattığına göre 12 yaşından beri hayvan pazarlarında hayvan alıp satıyor. Öğretmen olmak isterken, babası onun ticarete olan yatkınlığını görerek adeta okula gitmesini engeller. Öğretmen okulu sınavına geç kalınca da ticarete yönelir. Üç çocuğunu da okutmuş. Öğretmen olamasa da bir çocuğunu öğretmen yapmış. Yanından ayırmadığı oğlu Eray Çatıkkaş ise, Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nde zootekni okumuş. Bu işi daha bilimsel yapacak.

Hayvanı alıp satmak kolay beslemek zor

Aydın Dalama’da 3 bin dönüm arazide mera hayvancılığı,organik zeytincilik yapan Erol Çatıkkaş, hayvan pazarından vazgeçemiyor.Yılların deneyimi ile hayvana bir bakışta vücut yapısını,yağlı olup olmadığını,nasıl geliştiğini ve nasıl gelişeceğini anlıyor. Verdiği fiyat alıcıyı da satıcıyı da memnun ediyor.İşin eksperi olmuş.Bu nedenle satıcılar etrafında. Hayvanını O’na satmak istiyor.Ayaklı borsa gibi.

Erol Çatıkkaş’a göre, eskiden 10 lira kazandın mı 1 lirası yetiyordu.Şimdi 10 lira kazanıyorsun 10 lirası yetmiyor.Hayvan alıp satmak çok kolay. Paran varsa alırsın,yoksa satarsın. Fakat asıl riskli olan hayvanı beslemek.Yem çok pahalı. Son zamanlarda pazara çok inek geliyor.Bu hep pahalılıktan. Adam besleyemediği için satıyor.

Fiyatlara gelince, pazarın gözdesi Simental ve Montofon danalar. Holstein tamamen gözden düşmüş. Fiyatı da daha düşük. Simental ve Montofon ırkı 200-250 kilo arası danalar canlı olarak kilosu 20-22 liraya satılıyor. 250 ile 300-350 kilo olanları ise 18 lira ile 16.5 lira arasında değişiyor. Holstein ırkı danalarda bu fiyat 13 liraya kadar düşüyor.

Özetle, hayvan pazarı ülke hayvancılığının aynası gibi. Yaşananları olduğu gibi yansıtıyor.

Bu makale ile ilgili yapılan yorumlar

Hayvancılık: İlişkili Diğer Makaleler

En Son Yayınlanan Makaleler