Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin tarım projeleri

Bu makalede ele alınan konular hakkında hızlı bir genel bakış.

Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin tarım projeleri

28 Eylül 2017

·

Ali Ekber Yıldırım

·

Köşe Yazısı

Güncelleme: Şub 22, 2024

Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin tarım projeleri

Belediyelerin, yerel yönetimlerin tarımsal faaliyetlere katkı sağlamasını,destek olmasını, kırsala,çiftçiye hizmet götürmesini önemsiyoruz. Bu sütunda belediyelerin tarım çalışmalarına zaman zaman yer vermeye çalışıyoruz.
Geçen hafta Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin tarımsal faaliyetlerinin en azından bir bölümünü yerinde inceleme fırsatı bulduk.
Uzun yıllar Avrupa Birliği Kırsal Kalkınma Politikaları konusunda çalışan, Gıda,Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nda görev yapan Özgür Güven,Ankara Büyükşehir  Belediyesi Kırsal Hizmetler ve Jeotermal Kaynakları Daire Başkanı olarak tarımsal çalışmaları yönetiyor. Kendisi de arıcılık yapıyor.Sebze meyve yetiştiriciliği yapıyor. Tarımla,kırsalla,çiftçiyle iç içe olan bir yönetici.
Belediyelerin ürün desteğinden, tohum,fide ve fidan dağıtımından çok, çiftçiye satış ve pazarlamada destek olması gerektiğini savunan Özgür Güven:” Çiftçimiz üretim yapıyor. Üretim noktasında önemli bir sorun yaşamıyor.Fakat,özellikle tanıtım,pazarlama ve satış noktasında sıkıntılar yaşıyor.Bu aşamada destek olmak gerekiyor. Ayrıca üretilen ürüne katma değer katacak çalışmalar yapılmalı. Soğukhava deposu,paketleme tesisi gibi yatırımların yapılması tarımsal üretime büyük değer katıyor. Belediyelerin görevi kıtsalda refahı artırıcı çalışmalar yaparak göçü önlemek olmalı.Su,elektrik,sağlık gibi altyapı hizmetleri zaten yapılması zorunlu. Biz Ankara Büyükşehir Belediyesi olarak çiftçilerin talebi ve ihtiyaçları doğrultusunda çalışmalar yapıyoruz. Gıda,Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Devlet Su İşleri,Kalkınma Ajansı ve diğer kurumlarla işbirliği içinde çalışıyoruz.” bilgisini verdi.

Belediyenin 5 önemli projesi
Özgür Güven’e belediyenin tarım ve kırsal kalkınma konusunda öne çıkan 5 projeyi sorduk. Projeleri heyecanla ve uzun uzun anlattı. Biz özetleyerek paylaşıyoruz:

1- Ankara Keçisi: Dünyada önemli bir marka olarak kabul edilen Ankara Keçisi’nin hak ettiği değere ulaşması için proje başlattık. Oğlak etiyle başladık. Türkiye’de kırmızı et konusunda ciddi bir sıkıntı var. Ama aynı zamanda oğlak eti tüketimi çok yetersizdi. Üretici keçi yetiştiriyor. Etinden,sütünden tiftiğinden para kazanırsa bu işi sürdürebilir. Oğlak etini tanıtmak ve tüketimi artırmak için başlattığımız kampanya büyük ilgi gördü. Ülke genelinde yaygın bir market zinciri ile anlaşma yaparak oğlak eti satışını başlattık. Projeye başladığımız 2014’te oğlak etinin kilosu 13 liraydı. Bugün 30 lira ve oğlak eti bulunamıyor
Ayrıca tiftiğin değerlendirilmesi,yetiştiricinin para kazanması için kırkımın doğru yapılması gerekiyor. Bunun için makinalı kırkım kursu düzenledik. Eğitimle kırkımcı yetiştirdik. İki yıldır Kırkımcı Şampiyonası düzenliyoruz.Eğitim alan kırkımcı ustaları koyunculuğun merkezi konumundaki Yeni Zelanda ve diğer ülkelerden iş teklifi lamaya başladı.Keçi sütünden peynir yapımı konusunda çiftçimizi bilinçlendirmek için bir ekip kurduk. Bu ekip gezici konteynır ile köylere gidip peynir yapımını anlatıyor. Ayrıca bir başka gezici ekibimiz köyleri dolaşarak koyun ve keçileri ilaçlayıp yıkıyor.Hedefimiz Ankara’yı küçükbaş hayvancılığın merkezi yapmaktır.

2- Arıcılık:Ankara arıcılık konusunda çok büyük potansiyele sahip. Bunu değerlendirmek için yetiştiricilerimize 10 bin arılı kovan verdik.Bu kovanları da ihaleyle almadık. Mevcut 500 arıcıya 20’şer adet boş kovan verdik.Bir yıl sonra arılı olarak alıp arıcılık yapacak yetiştiricilere verdik. Ayrıca, yeni arıcılık yapan yetiştiricilerimizi mevcut arıcılarla eşleştirdik. Belediye olarak desteğimiz yetersiz kalabilir.Fakat her arıcının danışabileceği deneyimli bir arıcı olması bu işi daha iyi ve doğru yapmasını sağlıyor.Biz belediye olarak üretilen balın pazarlanmasında yetiştiricilere destek oluyoruz.

3- Çiğ Süt Projesi: Üretici çiğ sütü satamamaktan,tüketici sağlıklı,güvenilir sütü bulamamaktan şikayetçi.Belediye olarak üretici ile tüketiciyi buluşturmak için günde 1 ton çiğ sütü alıp 14 noktada tüketiciye satıyoruz. İki noktada ise sütmatik kurduk.Amacımız soğuk zinciri kırmadan sağlıklı ve güvenilir sütü tüketiciye sunmak. En yüksek fiyata süt alıp en düşük fiyata satıyoruz. Çiğ sütün litresini çiftçiden 2 lira 16 kuruştan alıp tüketiciye 2 lira 75 kuruştan satıyoruz. Sütü ari işletmelerden alıyoruz.Amacımız ayda 250-300 ton çiğ süt satarak piyasada çiğ sütün değerinde satılmasını sağlamak.

4-Taş toplama,silaj paketleme hizmeti:Taşlık arazilerde tarımsal üretim yapmak zor. Tarlaların taşlardan temizlenmesi gerekiyor. Her üretici taş toplama makinası alamayacağı için bizden talep ettiler. Biz 10 ekip kurarak taş toplama hizmeti vermeye başladık.Dekar başına 38 lira alarak taşları topluyoruz. Taşlar toplanınca çiftçinin aldığı verim yükseliyor ve daha çok para kazanıyor. Yine üreticilerimizin talebi üzerine ürettikleri silajlık mısırı belediye olarak 500 kilo ve 1 ton olarak paketliyoruz.

5-Çöplükte patates tohumu ve domates üretimi: Ankara’nın bir dönem en önemli sorunlarından birisi olan Mamak Çöplüğü, “Katı Atık Projesi” ile enerji üretim tesisine dönüştü. Burayı bir endüstri, parkı olarak değerlendirmeye başladık. Enerji üretilirken elde edilen ısı ile modern seralar kuruldu. Bu seralarda topraksız tarım yapılıyor. Domates ve orkide üretiminin yanı sıra Türkiye’nin ithal ettiği patates tohumluğunu burada doku kültürü ile üretiliyor.Yıllık ortalama 120 bin kök ve 9 milyon adet patates tohumu virüssüz üretiliyor.
Ankara Büyükşehir Belediyesi, 2014 yılından bu yana tarım ve kırsala 54 milyon liranın üzerinde yatırım yaptığını öğreniyoruz.
Özetle, yerel yönetimlerin ,belediyelerin tarıma,kırsal alana destek olması çiftçinin refahını artırırken,tüketicilerin de daha sağlıklı ve güvenilir ürünler tüketmesini sağlıyor.
*****

İki yeni tarım kanalı
Yaptığı programlarla ses getiren ve tarım sektörünün yakından tanıdığı,izlediği gazeteci Mehmet Öztürk moderatörlüğünde iki yeni tarım televizyonu yayına başladı. Doğal TV, Türkiye merkezli olmak üzere,Türk Cumhuriyetleri,İran,Suriye,Irak,Pakistan,Afganistan ve Hindistan’da izlenebiliyor.
Natural TV ise, Türkiye’den Afrika’ya ilk İngilizce tarım kanalı olarak yayın yapıyor.
Başbakanlık,Cumhurbaşkanlığı ve parlemento muhabirliği yaptıktan sonra tarım yayıncılığını seçen, Bereket TV ve Çiftçi TV’de genel müdürlük yapan Mehmet Öztürk yönetimindeki Doğal TV ve Natural TV’ye başarılar dileriz.

 

Bu makale ile ilgili yapılan yorumlar

  1. Salim Deniz 27 Ekim 2017 - 16:37 - Yanıtla

    Bolu Belediyesi ve İl Tarım Müd. de ortaklaşa açtıkları “arı okulu” var. uygulamalı bir eğitim ortamı var. Belediyelerden böyle yerel kalkınma yaklaşımları bekliyoruz.

En Son Yayınlanan Makaleler