Bu makalede ele alınan konular hakkında hızlı bir genel bakış.

Antalya izlenimleri…

10 Aralık 2013

·

Ali Ekber Yıldırım

·

Köşe Yazısı

Güncelleme: Şub 22, 2024

İzmir’den kalkan uçak Antalya’ya yağmurla indi. Yolcuların neredeyse tamamı hemen karşıdaki Antalya Expo Center’ daki Growtech Fuarı’na yetişmeye çalışıyor. Fuarın yurt içinden ve dışından çok sayıda ziyaretçisi var.Tohumculuk, fide yetiştiriciliği, modern sulama sistemleri, bitki besleme, seracılık, organik tarım konusunda en son teknolojiler tanıtıldı. Üretenlerle bu ürünleri alanlar buluştu.
Antalya’dan izlenimlerimiz özetle şöyle:
1- Geçmiş yıllarda olduğu gibi tohumculuk sektörü fuara damgasını vurdu. Fuardan iki gün önce Antalya Kemer’de, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Tohum Sanayicileri ve Üreticileri Alt Birliği (TSÜAB) tarafından 2. Uluslararası Tohumculuk Çalıştayı düzenlendi. “Türkiye Tohumculuğuna Küresel Pencereden Bakış” ana temasıyla düzenlenen çalıştayın devamı niteliğinde Fuar’da da “Tohumculuk Sektöründe Yeni Ufuklar” konulu panel yapıldı. Panelde ülke tohumculuğunun sorunları ve geleceğe ilişkin hedefleri tartışıldı. Türkiye Tohumcular Birliği (TÜRKTOB) ve Tohum Sanayicileri ve Üreticileri Alt Birliği (TSÜAB ) Yönetim Kurulu Başkanı Yıldıray Gençer, hedeflerinin 1 milyon ton sertifikalı tohum üretmek olduğunu açıkladı. Konuşmalardan edindiğimiz bilgilere göre tohumculuk sektöründe önümüzdeki dönemde şirket birleşmeleri, satın almalarla yeni bir yapılanma olacak.
2-Üreticiler, fuar katılımcıları, yani çiftçiye tohum, fide ve girdi temin edenlerle sohbetlerde hep aynı soru soruluyor; “Ne olacak bu tarımın, daha doğrusu bu çiftçinin hali?” Tohumcular, fide ve sulama sistemleri satanlar çiftçinin ürettiği ürünü değerinde satamamasından son derece rahatsız. Diyorlar ki, Antalya Hal’inde 30 kuruşa satılan domates İstanbul’da, İzmir’de 3 liraya 5 liraya satılıyor. Çiftçi para kazanamıyor. Çiftçinin ürünü para etmezse, yaptığı işten para kazanamazsa üretimi nasıl sürdürecek? Nasıl tohum alacak? Nasıl fide alacak? Geliri olmadan harcama yapamaz. Çiftçilerin geliri düştükçe üretimden kaçış hızlanıyor. Artık herkes bunun farkında.
3- Erzurum’dan günübirlik Antalya’ya gelen “Organik” Nazmi, Nazmi Ilıcalı ile buluştuk. Fuar’ın büyük bölümünü birlikte gezdik. DÜNYA Gazetesi’nin yayın organı 4Mevsim Dergisi’nin Eylül sayısında yayınladığımız Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kenan Turgut’un “Stevia (şeker otu); doğal tatlandırıcı” başlıklı yazıyı okuduğunu ve şeker otunu Erzurum’da yetiştireceğini söyledi. Fuara da bu amaçla geldiğini, 1.5 dönüm sera kurarak işe başlayacağını belirterek, bunun için seracılarla tek tek görüştü. Fiyat aldı. Karşılaştırdı. Sonra da birlikte Grow Fide’ nin kurucusu ve şeker otu stevia konusunda yatırım yapan Hasan Ünal’a gittik. Hasan Ünal’a bu projesini ve Erzurum’daki çalışmalarını anlattı. Dondurmacıların şeker otuna yoğun ilgi gösterdiğini bu nedenle Erzurum’da bu otu yetiştirerek dondurmacılara satacağını söyledi.
4-Antalya Ticaret Borsası’nın standını ziyaretimizde Başkan Yardımcıları İbrahim Köseoğlu, Halil Bülbül ve Genel Sekreter Tolgahan Alavant ile görüştük. Manavgat’ın altın değerindeki susamını ve Antalya’da zeytinciliği konuştuk. İstanbul’da simit ( biz İzmir’de gevrek diyoruz) üreticileri susam fiyatını gerekçe göstererek önce yüzde 40 zam yaptı sonra tüketici tepkisiyle karşılaşınca geri adım attı. Borsa yöneticileri Osmanlı İmparatorluğu döneminden bu yana Manavgat’ta susam üretildiğini ve çok değerli bir ürün olduğunu söyledi. Ancak, bir çok tarım ürününde olduğu gibi girdi maliyetlerinin çok yüksek olması susam üretiminin düşmesine neden oluyor. Devlet bir çok ürüne destek verirken susama destek vermiyor. Bu nedenle Türkiye’nin susam üretimi son 10 yılda yarı yarıya azaldı. Yılda ortalama 15-16 bin ton susam üretilirken 100 bin ton ithal ediliyor. Simitte daha çok ithal susam kullanılıyor. Manavgat’ın kaliteli susamı ise tahin üretiminde değerlendiriliyor. Bir miktar da ihraç ediliyor.
5-Borsa yöneticileri, Antalya’da zeytinciliğin hızla geliştiğini anlattı. Antalya’ya özgü bir zeytin çeşidi olan “Tavşan Yüreği” için coğrafi işaret alınması için çalışmalar sürdürülüyor. Yakın gelecekte Antalya zeytincilikte de adını duyurmayı ve marka olmayı hedefliyor.
6-İzmir iki kez dünyanın en büyük fuarcılık organizasyonu olan ve 5 yılda bir düzenlenen Expo’ya talip oldu. Ancak ikisinde de hayal kırıklığı yaşadı. Antalya ise daha küçük bir organizasyon olan ve 2 yılda bir düzenlenen “Botanik” temalı Uluslararası Bahçe Bitkileri Sergisi’ne talip oldu ve kazandı. Çocuk ve Çiçek temasıyla “EXPO 2016″ Antalya’da yapılacak. Dünyanın en önemli organizasyonlarından biri olan “EXPO 2016 Antalya’nın Genel sekreterliğini Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı eski Özel Kalem Müdürü Selami Gülay yapıyor. Growtech’te Expo’ nun tanıtımı yapıldı. Bu organizasyonla 8 milyon ziyaretçinin Antalya’ya gelmesi bekleniyor.
Özetle, Antalya’da bir gün böyle geçti. Verimli ve yararlıydı. Daha yazılacak çok konu var. Özellikle domates ve tohumculuk konusunda edindiğimiz diğer bilgileri daha sonraki yazılarda yeri geldikçe paylaşacağız.

Bu makale ile ilgili yapılan yorumlar

En Son Yayınlanan Makaleler