“Türkiye,dünyanın en pahalı şekerini tüketiyor..”

Yazının başlığı tahmin edebileceğiniz gibi bize ait değil. Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker’in iddiası.
Salı akşamı televizyon kanallarını dolaşırken televizyon diliyle zaplarken  Kanal 24’te “Söz Kampüsten İçeri” programında Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker’i görünce ilgiyle izlemeye koyulduk. İstanbul Aydın Üniversitesi öğrencileri soruyor, Bakan yanıtlıyor. Sadece yanıtlamıyor aynı zamanda yanıltıyor.
Bir öğrenci son günlerin tartışma konusu nişasta bazlı şekerle ilgili soru sordu. Şekerpancarı üretiminde dünya dördüncüsü  olan Türkiye’nin neden mısır ithal ederek, mısır şurubu elde ettiğini, ithal edilen mısırın GDO’lu olup olmadığını, mısır şurubunun insülini tetiklediğini, sağlık açısından sorunlara neden olan nişasta bazlı şeker kotasının hükümet tarafından neden yüzde 15 olarak belirlendiğini sordu.
Bakan Eker, şeker pancarı üretim maliyetinin çok yüksek olduğunu söyleyerek sözlerine başladı. Şeker pancarının çok su istediğini, sulama maliyetinin çok yüksek olduğunu ısrarla vurguladı. Bunun sonucunda da; “Türkiye, dünyanın  en pahalı şekerini tüketiyor” dedi.
Sonrasında, mısır şurubu, nişasta bazlı şeker üretiminde GDO’ lu mısırın kesinlikle kullanılmadığını söyledi. Sağlık açısından dünyanın uyguladığı uluslar arası kriterleri kullandıklarını, insan sağlığı açısından bir tehlike olmadığını olduğu taktirde gerekli önlemleri alacaklarını sözlerine ekledi.
Sorular ve yanıtlar daha sonra et ithalatı konusunda yoğunlaştı.
Fakat, aklımız Tarım Bakanı’nın sözünde kaldı.
“Türkiye, dünyanın en pahalı şekerini tüketiyor”
Bunu nişasta bazlı şeker üreten bir firmanın, lobinin temsilcisi söylese ciddiye almayabilir, firmasının çıkarlarını düşünüyor der geçersiniz.
Fakat, Tarım ve Köyişleri Bakanı “Türkiye, dünyanın en pahalı şekerini tüketiyor” diyorsa ve bunu da sulama maliyetine bağlıyorsa, o zaman soru sorma hakkı doğar.
Sayın Bakan, sulama maliyetleri neden çok yüksek?
Sizin göreviniz üretici maliyetlerini düşürmek, rekabet gücü kazandırmak değil mi? Sulamada kullanılan enerji fiyatı neden bu kadar yüksek?
Yüksek fiyattan dünyanın en pahalı girdilerini kullanan çiftçi mi suçlu?
Bakan olarak neden yurttaşınıza dünyanın en pahalı şekerini tükettiriyorsunuz. O zaman yasaklayın şekerpancarı üretimini.
Kaldı ki, dünyanın en pahalı şekerinin Türkiye’de tüketildiği iddiasının doğruluğu da yıllardır tartışılıyor.
Yazıyı yazarken tesadüfen Türkiye’nin en büyük şekerpancarı üretici kooperatifleri birliği Pankobirlik’in yayın organı Pankobirlik dergisi geldi. Derginin 100. sayısında “Avrupa Birliği Şeker Pazarı ve Bilançosu 2010-2011” başlıklı yazı var. Fransız AgriMer tarafından yayınlanan verilere göre, bazı Avrupa Birliği ülkeleri ile Türkiye’de perakende şeker fiyatı konusunda bir grafik yer alıyor. Buna göre Fransa’da şekerin perakende satış fiyatı ton başına 1916 dolar. Finlandiya’da 1828 dolar, Norveç’te 1740 dolar, Avusturya ve Almanya’da 1586 dolar, İsveç’te 1564 dolar, Türkiye’de 1542 dolar.
Şekerde tek fiyat yok. Pancar şekerinin fiyatı ile şeker kamışından elde edilen şekerin fiyatı farklı. Pancar şekerinin fabrika çıkış fiyatı, borsa fiyatı ve perakende satış fiyatı farklı. Karşılaştırma yaparken bir ülkenin fabrika çıkış fiyatını diğer bir ülkenin perakende fiyatı ile karşılaştırırsanız çok büyük yanılgıya düşersiniz.
Dileriz, Tarım Bakanı aynı yanılgıya düşmez. Gerekli düzeltmeyi yapar ve kamuoyunu doğru bilgilendirir. Çünkü, o koltukta oturanların taraf olma lüksü yoktur.
                            *****
DÜNYA’ nın 31.yılı…
DÜNYA Gazetesi dün 31 yaşına girdi. Geçen 31 yıllık dönem, basının en çalkantılı dönemiydi. Pek çok kriz yaşandı. Zor günlerden geçildi. Gazetenin kurucuları Nezih Demirkent ve Prof. Dr. Işın Demirkent yaşamını yitirdi. Her türlü zorluğa rağmen DÜNYA Gazetesi istikrar abidesi olarak yayın yaşamını sürdürdü. DÜNYA’nın İmtiyaz Sahibi ve Yönetim Kurulu Başkanı Ddidem Demirkent’in söylediği gibi  “Başarı, uzun ve sabırla yürünen bir yolculuk.” Bu yolculuk 31 yıldır sürüyor bundan sonra da sürecek. Hep birlikte nice yıllara…