Fındıkta serbest piyasaya…

Bu makalede ele alınan konular hakkında hızlı bir genel bakış.

Fındıkta serbest piyasaya…

29 Eylül 2009

·

Ali Ekber Yıldırım

·

Köşe Yazısı

Güncelleme: Şub 23, 2024

Bir çok tarım ürününde en büyük tartışma rekolte (üretim miktarı) tahmini konusunda yaşanır. Çiftçi, genellikle rekolteyi olduğundan daha düşük göstererek fiyatın yüksek oluşması için çaba gösterir. Ama, başarılı olduğu söylenemez..
Tüccar, ihracatçı ve sanayici ise rekolteyi olduğundan yüksek göstererek fiyatın düşük oluşmasını ister. Medya ile diyalogu  “reklam veren” olarak çok daha iyi olan bu kesim üreticilere göre çok daha başarılı.
Piyasaları yönlendirmeye yönelik iki tarafın da çabaları belli ölçülerde kabul edilebilir. Fakat ölçü kaçınca çok büyük sorunlara, felaketlere yol açabiliyor.
Bu konuda en somut örnek fındıkta yaşanıyor. Her yıl fındık rekoltesi üzerine büyük tartışmalar yaşanır. İhracatçı ile üreticinin tahmin rakamları arasında çok büyük fark olur. Bu yıl ihracatçılar fındık rekoltesinin 600 bin ton olduğunu iddia etti. Üreticilerin tahmini 350-400 bin tondu.
İhracatçıların  600 bin tonluk tahminine göre fındığı üreticiden 2-3 liradan alacağını hesaplayarak alivre fındık satanlar oldu. Rekoltenin 400 bin ton civarında olduğu anlaşılınca fındık fiyatı ihracatçının beklediği gibi 2- 3 lira olmadı. Fiyat, 5 lira sınırına dayandı. 
Yüksek rekolteye inanarak düşük fiyatla alivre satış yapanlar şimdi taahhütlerini yerine getiremiyor. İstediği fındığı alamayan Avrupalı alıcılar Türkiye’ye geldi. Sözleşme yaptıkları firmaların taahhütlerini yerine getirmesi için baskı yapıyorlar. Ayrıca kendi aralarında toplantılar yaparak soruna çözüm üretmeye çalışıyorlar. İhracatçılar, alıcılara eski yılların fındığını teklif ediyor. Sezonun başlamasından bu yana bir ay geçti, sektörde tam bir karmaşa yaşanıyor.
Aslında benzer gelişmeler geçmişte de çok yaşandı. Fakat, geçmişte rekolteyi yüksek göstererek üreticinin fındığını ucuza kapatmak isteyenlerin oyununu kimi zaman FİSKOBİRLİK bozuyordu. Son yıllarda bu görevi Toprak Mahsulleri Ofisi(TMO) yapmaya çalıştı.
Bu nedenle hem FİSKOBİRLİK hem de TMO alivrecilerin hedefi oldu. Bu yıl her ikisi de devre dışı bırakıldı.Yıllardır “serbest piyasa istiyoruz, fındığa müdahale istemiyoruz” diyenler, Tarım Bakanlığı’nın açıkladığı “yeni fındık stratejisi” ile bu iki kurum devre dışı kaldı. Fakat bu yılda doğa şartları alivrecilerin oyununu bozdu.
Fındık rekoltesi düşük olunca, yıllardır “fındık serbest piyasaya bırakılsın, müdahale istemiyoruz” diyenler şimdi tarım Bakanlığı’nın kapısında “piyasaya müdahale edin” diye feryat ediyorlar.
Aldığımız bilgilere göre ihracatçılar bugün Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker ile görüşecek. Mehdi Eker’den piyasaya müdahale etmesini isteyecekler. Gerekçeleri de belli: “fındık bulamadığımız için taahhütlerimizi yerine getiremiyoruz, ülke döviz kaybına uğrayacak. TMO’nun deposundaki fındığı bize verin.” 
Nerede kaldı serbest piyasa?
Hani devlet müdahale etmeyecekti?
Ocak 2010’a kadar fındık satmayacağını ilan eden Bakanlığın tavrı ne olur bilemiyoruz?
Fakat bunun böyle olacağını fındık stratejisi açıklandıktan sonra 16 Temmuz’da yazdık. İsteyen “Fındıkta yeni strateji” başlıklı bu yazıyı www.tarimdunyasi.net adresinden okuyabilir.
Görünen o ki, rekolteyi yüksek göstererek üreticinin fındığını ucuza kapatmaya çalışan alivreciler kazdıkları kuyuya kendileri düşmeye başladı. Bazı ihracatçıların zararı milyon dolarlarla ifade ediliyor. Bu yüzden iflasların olacağı açık açık konuşuluyor. Yapılan yanlışlar, rekoltenin yüksek gösterilmesi, dürüst çalışan ihracatçılara da ciddi zarar veriyor. Fındık sektörüne kredi sağlayan finans kuruluşları da süreci endişe ile izliyor.
Fındıkta serbest piyasa masalı da böylece sona erdi.

Bu makale ile ilgili yapılan yorumlar

  1. vugar hagverdiyev 15 Kasım 2009 - 01:04 - Yanıtla

    merhaba indiki fiyatlardan ne haberler oldugunu yazsaniz daha memnun olardik

Fındık: İlişkili Diğer Makaleler

En Son Yayınlanan Makaleler