Edirne'den tarıma bakış …

Bu makalede ele alınan konular hakkında hızlı bir genel bakış.

Edirne'den tarıma bakış …

28 Nisan 2009

·

Ali Ekber Yıldırım

·

Köşe Yazısı

Güncelleme: Şub 22, 2024

İstanbul Atatürk Havalimanı’ndan  Edirne’ye doğru yola çıkıyoruz. İstanbul’dan Trakya’ya taşan sanayi tesislerini geçtikten sonra Vincent  van Gogh’ un resimlerini kıskandıracak güzellikteki ekin tarlaları bizi karşılıyor. Rüzgarın savurduğu yemyeşil buğday tarlalarının arasında sarı çiçekleriyle tabloya renk katan kanola ekiminin yoğunluğu dikkat çekiyor. Ayçiçeği tohumunun toprakla buluşması ile tablo tamamlanacak.
Vincent van Gogh’ un tablolarını anımsatan bu görsel şölen, bölgenin ürün desenini çok iyi yansıtıyor.
Edirne Ticaret Borsası’nın 85. Kuruluş Yıldönümü nedeniyle 23 Nisan’da düzenlenen toplantıda ürün desenini oluşturan bu yılın tablosunu , bölgedeki tarımsal gelişmeleri, beklentileri konuşmak üzere Edirne’deyiz.
İlk durağımız Trakyabirlik. Birlik Başkanı Rafet Sezen ve Genel Müdür Yardımcısı Adnan Tekçe ile Edirne’nin ve bölgenin tarımsal potansiyelini, ayçiçeği konusundaki çalışmalarını konuşuyoruz.
Rafet Sezen, konusuna çok hakim bir yönetici. Ayçiçeği ile buğday arasındaki dengeye, son yıllarda plansız bir şekilde artan kanola üretimine dikkat çekiyor.
“Bu yılı iyi değerlendirebilmek için geçen yıla bakmakta yarar var” diyerek söze başlayan Rafet Sezen’ in buğday ile ilgili değerlendirmesi özetle şöyle: ” Trakya çiftçisi, buğday fiyatı 70- 80 kuruş olacak diye geçen yıl buğdayını satmadı. İhtiyacı olan parayı bankadan kredi olarak aldı. Fakat, bırakın 70-80 kuruşu, çok kısa bir süre 50 kuruşu ancak gördü. Ortalama 46 – 47 kuruştan satıldı. Çiftçi bankadan aldığı kredinin borcunu ödeyemedi. Bu yıl üretim çok daha fazla. Bu nedenle üretici fiyatın daha da düşmesinden endişeli.”
Sezen’ e göre fiyattaki düşüşün nedeni Dahilde İşleme Rejimi(DİR) kapsamında ithal edilen buğdayın iç piyasaya sürülmesi.  İkinci bir neden ise, buğday türevlerinin rahatlıkla ithal edilmesi. Bu iki gelişme iç piyasada fiyatı düşürüyor.
Sohbet sürerken, Merkeze bağlı Musabeyli Köyü muhtarı Kamil Ekici geldi.  Yağmur duası için davetiye getirmiş.
Bu yıl yağmur çok yağdı, duaya gerek var mı diye sorunca, muhtar yakınarak anlattı:
” Bizim buralarda yağmur duası bir gelenek oldu. İster yağsın, ister yağmasın, yağmur duası mutlaka düzenlenir. Köydeki herkes kendi bütçesi oranında katılır. Çobanlar kuzu verir, köylüler para. Toplanan parayla bir de büyükbaş hayvan alınır. Bütün köy bir araya gelir. Kazanlar kurulur, pilav üstü et, ayran ve helva yapılır. En küçük köye 5-6 bin liraya, daha büyüklere 15-16 milyara mal olan bir organizasyon bu. Yağmur duası yapmayan muhtarı muhtardan saymazlar ve bir daha da seçmezler.”
Anlatılanlardan anlaşılıyor ki, geçmişte yağmur duası diye başlayan bu organizasyon bir geleneğe dönüşmüş. Yağmur duası işin bahanesi. Edirne’deki 250 köyde ve Kırklareli köylerinde bu gelenek sürüyor. Her köyde yapılan yağmur duasına yüzlerce bazı köylerde binlerce kişi katılıyor. Yaşanan ekonomik krize, köylülerin içinde bulunduğu sıkıntılara rağmen maliyeti yüksek de olsa bu gelenek sürdürülüyor. Aslında iş amacından sapmış, fakat cesaretli bir muhtar çıkıp “yapmıyorum” diyemiyor.
Rafet Sezen ile sohbetimizi ayçiçeği üzerine sürdürüyoruz. Sezen’ in verdiği bilgilere göre, yağışlar nedeniyle Çukurova’da ayçiçeği üretiminde  bir aylık gecikme var. Trakya’da ise, üretim alanlarında yüzde 5 oranında bir daralma bekleniyor. Bu nedenle 2009 ayçiçeği rekoltesinin 850- 900 bin ton olması tahmin ediliyor. Bulgaristan ve Ukrayna’da da yüzde 20- 30 oranında bir daralmadan söz ediliyor. Ayrıca önemli üretici ülkelerden Arjantin’de de üretimde 1.5 milyon tonluk azalma var.
Ayçiçeği piyasasındaki gelişmeleri,  Trakyabirlik’ in çalışmalarını başka bir yazıda ayrıntılı olarak  yazarız. Fakat, Edirne’de konuştuğumuz herkes ayçiçeği ekim alanlarının kanola üretimine açılmasından yakınıyor. Kanola üretiminin plansız olarak artırıldığı ve ürünün bu yıl üreticinin elinde kalacağı endişesi dile getiriliyor.
Gazetemizin Başyazarı Osman S.Arolat ve yazar dostumuz Prof. Dr. Kenan Mortan ile  Edirne Ticaret Borsası’nın 85. Kuruluş Yıldönümü için düzenlenen toplantıda görüşlerimizi paylaştık. Burada da ağırlıklı olarak, buğday, ayçiçeği, süt hayvancılığı ve ekonomik krizin etkileri tartışıldı.
Ülke genelinde olduğu gibi bölgede de hububat üretiminde artış var. Üreticiler, borsa yöneticileri Toprak Mahsulleri Ofisi’nin bu sezon etkin olarak piyasada yer almasını istiyor.
Edirne Ticaret Borsası Başkanı Mustafa Yardımcı, Edirne Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Sami Aladağ, Ziraat Odası Başkanı Cengiz Yorulmaz ile konuştuk. Edindiğimiz bilgileri paylaşmayı sürdüreceğiz.

                               *****
Veteriner hekimlere kutlama
Dünya Veteriner Hekimleri Birliği (WVA)’ nin kararı ile  2001’den beri “Dünya Veteriner Hekimleri Günü” kutlanıyor. Türkiye’de önemi yeterince anlaşılmasa da, insan ve hayvan sağlığının teminatı olan veteriner hekimlerimizin bu özel gününü kutlarız.

Bu makale ile ilgili yapılan yorumlar

  1. Ali Ünal 8 Mayıs 2009 - 08:13 - Yanıtla

    Günümüzü bazıları gibi unutmayıp kutladığınız için teşekkür ederim.

    Saygılarımla
    Ali Ünal
    Veteriner hekim

  2. süleyman önbey 8 Haziran 2009 - 13:58 - Yanıtla

    hani türkiyede yağ açığı vardı sadece ayçiçeğinden mi yağ çıkıyor kanolayı kıskanmayın dövizi ukrayna ya vereceklerine türkiyede kanola ekicisine versinler hasetlik yapmasınlar trakya birlik galiba güç kaygısına düştü endişelenmesin kanolayı da eken ayçiçek üreticisi bunu unutmayın

    seneye bir dekar bile ayçiçek eken bulunmaz böyle giderse

Hububat,Tarım: İlişkili Diğer Makaleler

En Son Yayınlanan Makaleler